O kadar duruldum ki
Geçen zamanı unuttum
O kadar yoruldum ki
Yağmurlu bir buluttum
Ve o kadar kırgın dağınıktım ki
Parçalarımın yerini
de
Unuttum
Çiçekler yetiştirmek
dileğim
Toprağım yok
Kendime bakmak
istiyorum
Sahi neredeyim ben?
Kışın yüz
çevirdiğimiz sulara
Yazın koşarak atlarız
ya
Mevsiminde ben de
Kıymetimi bulur
muyum?
Biletimi kesti
veznedar
Yolcuyum diyarımdan
dar buralar
Nereye diye sormam
Bilirim nereye kaçsam
dar
Canımı cebimde
götürdükçe
Bir gün, bir yer, bir
mevsim
İçimdeki sessiz
çığlıkları susturacak
Bir de uyku arıyorum
Düşlerimden özlemim çıkacak!
Farkındayım bu
günlerde
Satırlarıma
ümitsizlik giydirdiğimin
Ama, gardırobumda bulamıyorum
Sevincin renk ve
dizelerini
Matematikten saparak
Çocuklar bugün
dersimiz yaşamak
Başlığı atın hayat
Diyecek gibiyim
Korkuyorum
Doktorum mutlu musun
dedi
Benim bülbül dilim oldu lal
Mutluluk nedir dedim kendime
Aramadım ki hiç
Bilinmezin rahminde
Belki de doğmadı hiç
İçimde kımıldayan
bendimden korkuyorum
Emir kokan
cümlelerden bunalıyorum
Çekilmez biri oldum
kendime dayanıyorum
Anlıyorum
Anlayamadıklarımın çokluğunu
Netice zayii bir
geçmiş
Tövbekar bir gelecek
Son kertede bugünün
dilinde
Şükür etmek
şükretmeyi bilmek
Ağustos böceği olmak
ister
İçimde kımıldayan
nefs
Çıktım yola bir
karınca
E hüzün de gerek
kararınca!
Büşra KANKURT