…Amasra
maden şehitlerinin aziz ruhuna rahmetle…
Bir
somun ekmek için alnından aktı terin
Yüreğe
kor düşürdü göz yaşartan kaderin
Helâl
rızık peşinde, kazma kürek salladın
Hüzünlü
yüreklere, yaşla yazıldı adın
Bir
hayata karşılık, aldın ekmek parası
Kat
kat yerin altında, yandı ömrün çırası
Yüzün
siyah, alnın ak; ölürken de bir hoştun
Elinde
külüngünle ölümsüzlüğe koştun
Ey
sonsuzluk yolcusu, bahtın kömürden kara
Zamansız
gidişinle yürekte açtın yara
Daldın
derin uykuya, bakışın uzak düştü
Yolunu
gözleyenin, saçlarına ak düştü
Akşam
dönmedin eve, yuvalar viran kaldı
Siyah
beyaz resimde, bahtiyar bir ân kaldı
Ayrılık
köz misali, yürekleri dağladı
Beşikte
körpe bebek; ana, bacı ağladı
Dost
bildiğin toprağın yabancısı değilsin
İnsanlık
terli alnın karşısında eğilsin
Bu
dünya gurbetinden göç eyledi yiğitler
Bu
acıyı tarife, aciz kalır beyitler…
Güneşin
uzağında, sabahın adı vardı
Kim
bilir her birinin nice muradı vardı
Amasra'nın
ocağı, gözyaşıyla yıkandı
Kırk
tane güzel insan, ölümsüzlüğe kandı
Kara
elmas uğruna, göç ettiniz ey canlar!...
Söndü
hayat güneşi, kayboldu heyecanlar
Yaşadığımız
acı, ibret olsun âleme
Deniz
mürekkep olsa, yetmez dertli kaleme
Ülkemin dört yanında, gözyaşları çağlasın
Bu
tarifsiz acıya, kalbi olan ağlasın…