Cok Paragrafli Acik Secik Parantez

Solon Yasalari ve Roma Hukuku, birbirini tamamlayan gelisim -dönüsüm sürecleri icerisinde kendi caginin en basta Felsefe`yi emekleyerek büyüyen coklu paragraglarin alt yazilarina ve üst basliklarina dinleyerek konusma gücünün acik ifadesini ortaya koyan tüm kavramsal derinlikleriyle sanati siyaseti dili yaziyi akli fikri kültürü bilgiyi ilgiyi meraki sorumlu kilan; ortaklasa toplu cikarimlarin matamatiksel dogrulama islemlerinden de gecirerek; DEMOS-KRATIOS cigligi insanlik hayatina parmak kaldirip söz ve yetki hakki istedi.

 Her ne kadar Perikles ve Sezar sapkinliklari bu sekliyle sadece hikmeti ve hükmü kendinden MENKUL; yani yabancilari, köleleri, esirleri, yolculari ve hatta yer yer sefil-yoksullari insan yerine bile koymayan; en ilkel haliyle mal mülk egitim otorite edinme dahil vatandaslik özgürlük esitlik hak ve yetkileriniyse sadece kendi soyundan ve hatta sadece soylular zümresinin imtiyazlisi olanina -SERFLER-TIRANLAR siniflandirma baglaminda – münasip ve reva gören; servet sahibi azinliklari sagda, yoksul kalabaliklari solda oturma düzenine göre yerlesmis TEMSiLCiLER MECLiSI bir salonunun tafraflari dengeleyen ortak birlesim yerinde devlet mührüne sahip -yine ilke usullerle secilmis – idare OTORITESI oturuyordu.

 

Yani yarim yamalak da olsa DEMO_KRATOS`da sonradan yüzyillarla ilerleyip bu günlerin düsünerek hayati yormayi tohumlayanFELSEFE  topragindan  görüsüp tartisip danisarak bilimselligin DENEYiM ve GÖZLEMLEME gücüne erisinceye kadarki AKILCILIGIN etkin yetkin oldugu sürecte, er iki taraf ortasini devletin ( KAMU HAKKI, AKLI , YETKISI ve VICDANINI temsilen ) DENGELEDiGi  bir cesit `Gücler Ayriligi` yürürlükte ve devredeydi.

 

Perikles Pers SAvaslari bahanesiyle zaten zar zor olusmus Yunan Birligi`ni sadece ATINA Kent Devleti cikar ve menfaatine kalkinmis gelismisligi diger bütün yönetim yerlerinin hakkina hukukuna tecavüz ederek öncelikleyen ve  tüm siyasi yetkileri temsilciler meclisini devre disi birakarak elinde tutmaya basladiktan sonra islem bitti, olay yikimdan yikima sürüklenmenin kiyametini baslatti. Cünküüü…

 

Cünkü düsünmek insanin en büyük serveti ve zenginligidiyse, düsünerek DANISIP kendisini herkesten evvel sorguya cekip yüzlesebilmenin cesareti olgunlugu ve yetkisiyle; her olan bitenlere dair  ihmalsiz erinmesiz  ihanetsiz günü saatiyle;  hayati, toplumu, dünyayi, eksigi, fazlayi , ilgiyi, meraki düsünüp acik veren yerlerinin teminatina göre YORUMLAYAN  cikarimlarin hissedari olmak;  toplumu gelistirir, hayati dönüstürür, insani ihtiyac duydugu huzur güven ve istikrarin geregini yerine getiren emeklerle mutlulugun yapici-tasiyici öznesi kilar.

 

Sezar da gün gelip ayni yolun yolcusu olunca kendinden sonra gelenlerin akibetinin nasil ve hem de en yakin güvendikleri eliyle delik desik edileceginin diktatörlesmis imparatorunu öldü gitti.

Neron da…

Napolyon da…

Hitler de…

Ve halen cukurunu kendi eliyle kaziyarak, her türlü toplumsal itiraza kulaginin üstüne yatan;  dünya gercekliginden kopmus güc gösteris hirs ihtiras ZEHIRLENMESiNE kapilip tutulmus; firavunlardan daha cok tanricilik ve  ilahlik taslayan nice giderayakci gitti gidecekler de…

Sebep O `sebeptir ki..:

Insanda özgün kisilige dair sayisiz niceleriyle beraber olup bulunmasi zorunlu Gurur`un abartili ve siddetli gözü dönmüslüge alistirilmis terbiye edilmis hastalikli ve sorunlu olumsuzluklara tutsak olmasi, hayatin hic bir evresinde özgür  iradesine ve özgün kisiligine erisip ulasmak sansi olmayan; dogmus fakat ana rahminden bile kendini formatlayanlarin kusup köpürdügü bagimli güdümlülügün kundaklayip cekip cevirmeleriyle ölü bir kisiliksizligin intihar carmihini yüklenir tasir insan.

 

Kahir kibir gösteris üstenci asagilayici bakis ve yaklasimlari disinda en yakinlari dahi olsa kimin nasil hangi ortak yasamdan koparici hayati hassasiyetine yikip üzerek zarar verdiginin kendini kiskirtan hastalikli illetli kisilik bozukluguna iliskin üstesinden gelip bas adilmesi gereken ciddiyetini hic bir zaman algilayip önemseyip umursamayarak; odaklandigi saplantili ic güdülerini herseyin öncesinde ve öneminde tutarak azip kudurdugu kin siddet nefret öfke ayrisma kopma uzaklasma tahrip tarumar sarmalinda kendisiyle beraber iliskili oldugu yasam birlikteligindeki herkesi ve herseyi icinde hapsolup boguldugu cinnetin kulu kurbani eden bitis ve tükenise sebep engel öcü rakip veya hasim olarak bilip gördügü her neyse ve kimse; kiran kirana ve ölümüne sürüklenen kindarligin izini kovalar pesinden sürüklenir insan.

 

Aklinin fikrinin tavri niyeti tutumu duygusu düsüncesiyle beraber, gecesini gündüzünü bu hastalikli ve saplantili bogulmusluga harcayip tüketen intihar girisiminde hep kendi gerisinde biraktigi cirkin bozuk berbat cirkefligin kirli kusuklarini ve lekeli ip uclarini birakarak her hai hareketinde kendini istese bile saklayamayarak ele verirken, -ilgi sevgi baris özveri sorumluluk aidiyet bilgi hosgörü gibi insan deger itibar olgunluk  ve erdemlikleri gerektiren- , baskalainin  varligina kabul edip katlanamayarak kendi ic saplantisina  engel öcü rakip bildigi mevcut kilitlenmenin özne ve nesnesini ortadan silip kaldirdiktan sonra , gösterisine kibirine mezar olmus yikim molozu altinda kaldigi hayalet yuvasi iliskili soguk silik viran hortlak hayat döngüsünde siradaki kurban edilecek kavga gürültüyü aranir davranir ve dadanir, davrandikca kendi hastalikli sorunlu güdümlerine bagli en yakinlarinin ve en nihayet cevresi etrafinda  hic kimseyi bulamayinca bütün gösterisli ihtisamiyla birlikte artik muhtesem donanimli tabutluktan baska hicbir anlam ifade etmeyen-kendi kendini ortadan kaldirip yok ederek-  zülümünü ölümünü saglayan toplu intihar.

 

Ibresi ve ibaresi  hangi bant veya paragraf ayarinda durur yahut oynarsa oynasin, anons edip ayar edenlere göre kanalini yolunu ve damarini bulmaya dalgalanip teminati tedarigi pesin belirleyicilikle ses soluk vucut künye kapsam tedavül ve yasam tedariki yapiyorsa,  kesinlikle herkesin radyosu kendine göre calmaz..

 

Zehirlenmeye alismis bozulmus pilastik cerrahi dogum ve ölümlü insan modeli, cilk iliskiler cevriminde baska secenegi olmadigi ve dogalligindan sapmis uzaklasmis her doyup beslenip kandigi soyut sahte yapayligi yasadigi hayatin gercek degeri olarak bilir beller ve algilayarak artik toplumu topragi tabiati emegi katilimi özgürlügü sevgisi saygisiyla isleyip iliskilenmeye algisi ilgisi sorumlulugu kalmamis yitik kayiplariyla taniyip hatirlayamadigi degisim dönüsümlerden geri dönüsü olmayan bellek bilinc ve duyum cikarimlari yapamayip, yadirgadigi dogalligi ve uyusup kaniksadigi kaliplarda sekilden sekile  sokuldugu tüketim piyasasi bagimliliklariyla, her türlü zehir zikkim kusuntusuna bagisiklik kazanir..

 

Bir devrin etabin veya cagin bütün hassas ve nazik  hayati durumlariyla iliskin dönümünü dolasimini en derin ve koyu kivamli BOSVERMiSLIKLe oyalayip afyonlamaya magazin hergeleligi ve kahpeligi ederek; sür piyasa pafyonculugunun koruyup kollayip besleyerek bütün soyguncu sömürücü hinlik hainlikler adina  ve cikarina piyasaya sürdügü talan tarumar oyununun iskambil serileri gibi her türlü yikimlara kiralik katillik görevlendirilmisligiyle her sekil ve bicimde kendi degerlerine yabancilasmaya kopmus uzaklasmis kayitsiz ilgisiz  tek tip insan modellemeye ve yasadigi dünyaya bütün duyarliligini yitirerek akildan bilincten bellekten sorgulamadan sorumluluktan aciz toplum avanaklamanin  kaliba sokulup aksesuarlanmis akademisyenleri, sanatcilari sairleri yazarlari ve basn yayin mensuplariydi, sayelerinde devlet otoritesi denen sosyal siyasal ekonomik ve kültürel iradeyi topyekün ortadan kaldirarak kökünü kazidiklari.

 

Bosvermislikle sagiltilip yerlestirilen sosyal  siyasal kültürel ekonomik ve siyasi intiharin, kendi yasama hakki hukuku ve insani varliginin etkisini yetkisini duyumunu özgürlügünü öz güvenini ve duyarliligini tümüyle ortadan kaldirarak, yerine yapilmis ve kurgulanmis uyumlu ahmakligin sorgusuz sualsiz her olumsuzlugu hic bir tepkisel irade tavri durusu ve bildirimi göstermeksizin yutkunup sindiren güdümlü kul köleligi tasiyip sürükleyen itaatkarlikle; egitim, ulasim, iletisim, güvenlik, saglik ,gida, enerji, imar, iskan, hak, hukuk gibi yasamin bütün hayati degerdeki basliklarina cöküp cullanan; ve devleti ortadan bütün birim ve kurumlariyla islevsiz hale getirip kendi cikar ortakliklarinin ihtiyac geregine göre ünite ünite ortadan kaldiran; ve kokusmus cürümüslüklerle algi yönetip gündem belirlemeye yasamindan sinmis sogumus korkuyu sefaleti cehaleti siddeti nefreti ayrismayi karanligi bozulmus olan dengesiz düzensizligin hastalikli sorunlu kiskirtip kamcilayici servet kaynagi olarak güncelleyen; bankaci borsaci holdingci tarikatci medyaci talanci rantiyeci ipotekci isbirlikci vurguncu soyguncu sömürücü yagma ve yikim ekipmanliginin – aklin bilginin vicdanin duyarli ve sorgulayici muhasebe yükümlülügüne  ilgisiz alakasiz kalip, herseyi kendi cikarina özellestirenlerin gömdügü kökü kazinmis toplumsal mezarligina bosverenler sayesinde - MAFYA hükümranligi yerlesip kök saldi sanata siyasete topluma devlete ülkeye ve millete.

 

Sanayi tarim ticaret sanat teknoloji ilim bilim magazin dallari yollari boyunda ün sahibi olup saltanata güce gösterise sinirsiz boyutsuz serbestlikle erisenler, kendileri tüm otorite boslugunu doldurarak devleti devre disi birakarak herseyi sahsi cikarina özellestiren zorbaligi ve hükümranligi devralirlar : Yahut bir baska deyisle sorgusuz argisizligin ilahlasmis tanrisal buyrganligina kendilerini atayip tayin ederler. Bu da sesi durusu tepkisi ve muhalefeti olmayan MAFYALASMANIN derin tezgah ve tesisini toplumunun tüm bilgi beceri cesaret akil duyum özgürlük dayanisma paylasim gibi deger kiymet ve  yetkilerini tapindigi kosulsuz sartsiz itaatliligin kulluk köleliginee devrettigi uyusmus kanmis ve kabullenmisligi dayatir.

 

Elon Mask, `sizi asla iflah olmayacak salakligin cöplügüne gömdük. Nereye gitseniz, nasil kimildasaniz, neyi isteyip talep etseniz; raflara dizdigimiz konserve kutulari kadardir hayat hikayeniz. Kendinizi hic bir özgürlügü özelligi özgüveni ve özgünlügü yok, kosullandirilmis tüketim piyasasi ve hatasiz kusursuz magazin mükemmeli formatinda begenilme carsisinin – en sapsal yerine koyan bagimli güdümlülügün mahrum muhtac aciz zavalli begeni butonlarinin- afyon sarmalinda kullanim vadesi biter bitmez cöpte vaziyet alacak numaralanmis siradanliga alim satim eglncesisiniz ` demeye getiren nanikleri yaparken, buradaki kopmus kiyamete en basta ilim bilim teknoloji olmak üzere  her türlü yetkiyi gücü gösterisi serveti elinde tutarak; GLOBAL ölcekli derin devletlesme gerceginin tüccar tellal durumundadir.

 

Cephedeki askerlere moral konseri verirken Elvis`de öyleydi. Kiralice tarafindan kutsanip sovalye ilan edilen Beatlesler de öyleydi. Arnold Schwrdznegger de. Silverter Stolone de…

Tercümansiz ve cihazsiz baglantisi saglanamayan Yapay Zeka Cagi hayatinin modada, müzikte,  gidada, serviste, sunumda, iletisimde, ulasimda, tarimda , tüketimde, imalatta, dilde, kültürde, pazarlamada, sanatta, huzurda, güvende, bilimde , teknolojide,edebiyatta, egitimde, saglikta kisacasi insanligin sigamayacagi evrensel ve hayati büyüklükteki yasam alanini KRONiK SORUNLARLA cözümsüz kilmaya ÖZELLESTiRIRSE eger,her bir markalasmisligi DERIN DEVLET levhasiyla kendi basina buyruk temsilinde  ismi cismi ne olursa olsun herseyi icinde sindirip yutarak sistem tikanir, yikimlar silsilesi devreye ve yürürlüge girer.

 

Bu yüzden kisi keyfiyeti hükümranligina dönük PANZEHiR;  Türkiye Cumhuriyeti ilkelerinden günü kosullarina duyarli ilerici sorumlu tutarli cesurbilgin  atilgan ve aydin Devrimciligi, tarihe kayitli kimligini YURTASLIK bilinci ve  kisiliginde tasimanin Milliyetciligi ile dengeledigi gibi; Laiklik, Halkcilik, Cumhuriyetcilik ve DEVLETCiLIGi hic bir özellestirmenin kulu kölesi yapmayan Hukukun Üstünlügü`ne göre düsünüp yoran toplumsal zenginligi ve onursal degerleridir.

„ Hayalleri satinalma söhretlilik serbestligine gücüne ve servetine erisince insanin ebeddiyyen ölümü basliyor „ diyen Julio Iglesias, ölümcül bir trafik kazasindan sonra sakatliginin tedavisi en zor cetin ve zahmetli yöntemlerden gectikten sonra `hep aglayip kendini acindiran `kadinimsi bir ses tonu ve fonu romantikligiyle boyayip bulayan  MÜZIK hayatini, General Franko taraftari ve destekcisi olan aileden gelme imtiyaziyla her ünvan ve imkan basamagini kolayca ziplayip tirmanmaya her defasinda  yüksek basarisinin sirrini kendi rekoruyla kiran; kirdikca depresif her hastaligi ruhunda tasiyan; kendi oglunun dahi söhretine rakip olmasina tahammül gösteremeyecek derecede  zorbalikta sinir tanimayan kurulu düzenden payina düsügü kadar  sahsina  özel derin devletlesmenin vazgecilmez parcasi haline gelmis zamanla – tüm dünyada benzer örnekleri gibi- Juluio Iglasias.

 

Eger Firavunlarca kutsanmis kobra cinsi evcil oyuncagi yilana kendini emdirmeyip de yasaycak olsaydi,  kapildigi Süt Banyolu güc zehirlenmesi sebebiyle  caglar ötesi moda endüstrisine kaynaklik edecek sapkinligin giyim yiyim zevk sefa ve eglence gösterisliligi ugruna kaybettigi savaslari ve söhretini ülke yoksullugu pahasina ve FAHISELiK  rüsvetiyle Sezar `dan sonra Antonius`u ölümün kundagina rehin verdigi gibi,ugruna kendini yedire yedire bütün gözü dönmüslügünü tatmin etme ihtirasiyla AGUSTUS da siradaydi kesin….

Oysa ki…Sezar`da, Antonius`da ayni akibetle cukurun dibini boylayacaklari yenmis Roma`yi yenilmis Misir`la birlestirmenin entrikasini cekip cevirerek durmadan körükleyip kiskirtan Kleopatra`ya hic mi  hic olmadigi kadar FIRAVUN TANRICASI olarak akli fikri mantigi ve felsefeyi kenara koymus zehirlenip tapmisligin kurtulusu olmayan esirleriydi.

 Ve tapinilan TANRICA FIRAVUN Kleopatra, Büyük Iskender mirasina hazirdan konmus Misir kökenli bile degil, agirlikli olarak Romali`larin yakip yiktigi Iskenderiye Kütüphanesi`nde Yunan Filozoflari`nin kitaplarinin toplandigi, fakat iclerinden tek sayfasini bile okumayan günümüz Magazin katolok gözdesi durumundaki Antik Yunan nufusuna kayitliydi..

Bu yüzdendir toplumsal kalabaliklari varsil-yoksul ayirdimi yapmadan dengeleyen otoritenin ortasinda oturan Türkiye Cumhuriyeti DEVLETi `ne sahsi cikarciligin soygunu vurgunu talani medyasimafyasiyla özelleserek, yapici ve kurucu ilkelerinde bulunan basliklari gerek ihmal gerek ihanet her hangi sebeple olursa olsun ola ki degistirilmesi veya üstünde oynanip kurcalanmasi halinde kacinilmaz ve korkunc yikimlari tetikleyip sürükleyecek  BOP süreclerini cagirip tetikleye cökmüs cöreklenmis ve  kaynagi  güvencesi itibari ve istikrariyla karsilikli birbirini düsünüp yoran sorgulayici ve sorumlu bütün degerler düzeyinde toplumsal iliskileri dengeleyen duyarliliklardan yön ve  yüz cevip, ardi arkasi kesilmeyen  ilgisiz bilgisiz uyusmus alismis cahil cühelada;  siddete, gerilime, bunalima, yozlasmaya, caresizlige, tecavüze, hukuksuzluga, haksizliga, zavalliliga, bencilige, aciya, korkuya, karanliga, sefalete, sadakaya bagimli güdümlü ve hepsinin toplami mutsuzlugun müptela müterisi kesilir hayat.

 

Seyfi Karaca……….Ocak / 23

( Cok Paragrafli Acik Secik Parantez başlıklı yazı Yeldegirmeni tarafından 4.01.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu