Bilinmez bu aşkın, kim avenesi,
Sorsanız benimdir, tek
divanesi,
Başımda dönerken dert
pervanesi,
Yellere tutulmuş, bir
gamzedeyim.
Söndürdü korumu
közdeki küller,
Açık penceremden
uçuştu tüller,
Hazan oldu vakit,
savruldu güller,
Tellere takılmış, bir
gamzedeyim.
Çilesi sarmış da dört
bir yanımı,
Gergefte dokurken
büker canımı,
Saplandı bir hançer
döktü kanımı,
Sellere kapılmış, bir
gamzedeyim.
Yapıştı vantuzlar emdi
kanımı,
Kör etti gözümü görmez
tan[1]ımı,
Değerim pul oldu unut
sanımı,
Dillere çakılmış,[2] bir
gamzedeyim.
Özbekoğlu üzgün, yandı
bu ciğer,
Feleğin sillesi, hep
beni döğer,
Gerçek sandıklarım,
yalanmış meğer
Küllere atılmış, bir
gamzedeyim.
25-26-27.12.2022 Konya
Durmuş Ali
ÖZBEK
[1] Tan: Güneş’in doğuşundan
önceki alacakaranlık zaman.
[2] Dillere
çakılmış: Dillere düşmek deyiminin şiire uygun kullanılmış hali.