İSTANBUL DEPREMİ
Metropolde yaşamak zor her şey yaşama dair
Ekmek aslanın ağzında, ayakta kalmak zor iş
Bu ticaret merkezine bitmiyor gidiş geliş
Her geleni kabul eder İstanbul denen şehir
Gösterdiği tüm cazibe adında saklı onun
Milyonların kaderleri dönüp durur çarkında
Acıdır ki ne içinde yaşayanlar farkında
Ne dışında yaşayanlar beklenen acı sonun
Derler ki işi bilene taş ve toprak altından
Demirsiz köksüz yapılar facianın sebebi
İnfazını bekleyen bir idam mahkûm gibi
Bir sarsıntı beklemekte yer kürenin altından
Boşu boşuna çürüdü enkaz altında tenler
Doksan dokuzda yaşandı, enkazda can inledi
Ne geçmişten ders aldılar ne de ilmi dinledi
Hiçbir tedbir almadılar bu kenti yönetenler
Milletin gönlü isyanda, yıkılınca on şehir
Bütün medya ekranları uzmanlar ile doldu
Ne zaman ki bir depremde binlerce ölüm oldu
O zaman akla geliyor İstanbul denen şehir
Hazırlanan tüm planlar görmüyor ise kabul
Gün gün artarak sarıyor dört bir yanını hile
Rantın peşinde koşanlar aldırmasalar bile
Uzman olan haykırıyor sarsılacak İstanbul
Ey Coşari unutacak olanları insanlar
Beyhudedir sözcükleri cümle cümle devirmen
Acıları öğütecek zaman denen değirmen
Bağırlarına basacak kalanları insanlar
25.02.2023/Samsun
İbrahim COŞAR