Akıl Almaz Bilmece
İçimde gitmek dileyen
bir yolcu
Ne bileti kesik oysa
ne hazır bavulu
Bilmeden nereye
gittiğini
Meçhule hizalanmış
bir gemi
Hücrelerime değin bir
ağrı
Canımda tarifsiz bir
yangı
Mevsim değiştirmenin
belki sancısı
Özledim şimdiden
sonbaharı kışı
Gözlerim aramaz
kimseyi
Ve bir aidiyetsizlik
bu içimdeki
Kök salamamış olmanın
rüzgara yenilgisi
Boynu bükük çiçeğin
suya hasreti
Yol var yollar var
Her yer bürünmüş
karaya
Ben gemide saplanıp
kalmış
Sular hep dalgalı
Durulmuyor
Koca koca
kalabalıklar gidiyor Mersin’e
Gidiyorum sanki ben
hep tersine
Anlatamadığım ölçüde
anlaşılamamışlık
Alışmaktan yalnızlığa
Ayaklarım dahi
uyuşmakta telaşlı
Bu yüzden kavgalıyım
Kalabalıklara karşı
Aklım ile kalbim
arasındaki itişmeden
Gecelerim var
huzursuz geçen
Ortalık dağılır
dağılırım ben de gizliden
Ömrümün çocuk yani
vazgeçemez saklambaçtan
Kaçıyorum dört bucak
Gördüğüm anda bir ebeden
Bulut bulut
düşünceler dolaşıyor tepemde
Gün boyu savruluruz
yok ayrılık birlikte
Yaşamak bu ya işte
Akıl almaz bilmece
Çok kitap karıştırdım
Bulduklarımı
katıştırdım
Yanlışları
savuşturdum
Göründüm epey delice
Büşra KANKURT