Bir başak gibi rengârenk fasıl fasıl
tılsım gibi yüreklere hükmeden
öfkesiz mahzun şefkat pınarı ve
aşk inkılâbı
erzurum’da nene hatun yanık kışlada kara fatma
yağmur gibi çisil çisil mücahit yüreklere
Mecnuna leylâ yuvaya eş katığıma aş
elâ
maviliklerde
hüzün iyi günlere yâren
ağu günlere derman huzurun risalesi
yâr bitimsiz
sevda yuvanın pusulası
Ar’da demlenen iffette ıslanan ötenin ahengiyle
bakışları kusursuz kutsalların fevkinde
sadakatten sırması
cennetin anahtarı
nezâfet medeniyeti ve " gelincik çiçeği"
bizim
kadınlar
Kalbim karım varım yârim gözyaşlarım çığlıklarım
gözleri mühürlüm dinmeyen sızım eskimez kavgam
ambarda eleğim sırtımda yeleğim firdevs’te meleğim
elim yüzüm
gülüşüm baharım kışım yazım
ümidim öfkem çoğum azım kızım
annem
kardeşim
alın yazım duâ pınarım sırdaşım
sevgilim
yârdaşım hep bir yanım
Bir de
kadınlar var ki bakışları umutsuzluk
tarlada işçi yuvada aşçı sırtında sopa
karnında sıpa küfeler dolusu dert yüklü
ne yavuklu diyeni ne ahbabı ne yâreni
varoşlarda nedametli burjuvada pek heybetli
caddelerde ağlamaklı şafakta namlu gibi
yetiş anam nidâsı
ve peşinde haydutlar
Ah güzelim
kadınlar ibrişimden zümrütten
kimi iffetten şalvar kimi yemeni giyer
Şefkatiyle yıkayan duasıyla bezeyen
gâh yaşmaklı anadır gâh isimsiz kahraman
bizim
kadınlar…
Ömer Ekinci Micingirt
Kayıt Tarihi : 9.3.2012 16:26:00