Tozlanmış bir kütüphaneyim yol
kenarında
İçimde onlarca hikâye, roman
Yosun tutmuş bir kayayım göl
kenarında
Seyircisi olmak ile yetindiğim hayata
Uzaktan bakar gibiyim
İnsan zamanla mı olgunlaşır,
Yaşanmışlıklarıyla mı?
Seneler herkese aynı armağan ile
gelmiyor zira
Benim için çocukluğunu dinlemek,
Yetiyor insanın özünü anlamaya
Nerelisin diyerek varılmıyor son
durağa
Huzursuz bir toprağa kök salmış
birine
Öylece sakin ol diyemezsin
Kök sallanırken dal meydan okuyamaz
rüzgâra
Korku içinde akşamlar eskitmiş birine
Bu kadar kolay korkma diyemezsin
Akıl unutsa, kalp alışık sık çarpmaya
Aklın ezberini bozabilirsin
Patikadan yollar açarsın eskileri
kapatamasan da
Kalbinden ruhuna işlenmiş ezberini
silemezsin,ama
Dağıtırsın ancak, tozu kalmasa,
İzi kalır anımsamaya
İnsan meyillidir mutlu sofraları
unutup,
Kırılan tabakları hatırlamaya
Çünkü insanı büyüten
Bu değirmende öğüten
İnce ince eleyen
İçine işleyendir aslında
Büşra KANKURT