GÜLÜŞÜNE SAR BENİ
Aklımı firarına, yormuşum senelerce,
Bakma eller sözüne, gülüşüne sar beni.
Bir kıyıdan kıyıya, vurmuşum senelerce,
Girmediysem gözüne, gülüşüne sar beni.
Bari hatıra kalsın, o bitimsiz vakitler,
Tükeniyor elbette, biriken tüm nakitler,
Baksana unutulmuş, o ettiğin akitler,
Ne diyeyim sızına, gülüşüne sar beni.
Bana mevsimler hazan, yokluğunda yıkıldım,
Beş vakitin ardından, vuslat namazı
kıldım,
Hak etmedim bunları, gittim ona takıldım,
Hasreti sür sazına, gülüşüne sar beni.
Tüm mevsimler zemheri, yazlarım boran
oldu,
Yaşadığım sevdayı, karaya yoran oldu,
Kimileri anladım, karşımda duran oldu,
Diş biledim nazına, gülüşüne sar beni.
Savrulmuştur küllerim, diyarlardan diyara,
Nasılsa aşk dediğin, maalesef bende yara,
Unutmam kolay kolay, anarım ara sıra,
Döner isen özüne, gülüşüne sar beni.
Âdemden beriyedir, aşkın hasret denizi,
İçimizde sancılar, derin anların izi,
Öyle bir tebessüm et, dağılsın her tür
sızı,
Ben varım niyazına, gülüşüne sar beni.
Âdem Efiloğlu