Sev dedin..
Çok sevdim
Gönlümün kıyılarına vuran dalgalar şahitti,
Her bir kum zerresi tanırdı seni,
Yakamoz lar hayalinle ışıldardı orada..
İlk elini tuttuğumda, içimde uçuşan kelebekler hiç konmadılar bir daha..
Kıskandı seni kuğular ..
Sevdalarından utandı kumrular...
Taşıyamadı sevdamı hiç birşey..

Ben seni böyle severken...
Gönlüm tepeden tırnağa hüzün şimdi..
Baktığım heryerde, baktığın aynalar..
Dinlediğim her şarkıda çınlayan sesin
Birde... Birde gidipte gelmeyişin..

Gül kokunu bıraktın ardında giderken..
Zihnime çakılmışken gözlerin, dokun ve kokun..
Unut dedin..
Anlamadım..
Boğulmalı mıydım aşkın ateş deryasında
Yanmalı mıydım tenin kadar sıcak sahralarda
Düşmeli miydim gözlerinden uçurumların en dibine.
Tekrar mı ölmeliydim, yokluğun zaten ölümken..

Öl dedin..
Öldüm...
Söndü kalbimin tüm ışıkları
Boş kaldı sabahçı kahvelerindeki bir sandalye
Buğulanmıyor artık, adını yazmak için nefes verdiğim camlar..
Söyle, dinecek mi şimdi çektiğim acılar...
Ölmek güzel şey belki...
Ama ben ölümden değil;
Sadece korkuyorum, yokluğuna dirilmekten ....
( Yokluğuna Dirilmek başlıklı yazı Erkan Karanfil tarafından 4/28/2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.