Gülümsemenin Sesi




Bulutlarımdan arınmış, bir göl kadar dingindim
Kuyruk rüzgârını bekler gibi uçmaya suçüstüydüm
Tanıştığım hiçbir kitapta, izlediğim filmlerde bile
Kelimeleri bu denli eğip büken olmamıştı

Sazlıklarım, ovalarım ağzına kadar seninle doluyordu
Güneş aya teslim olduğunda taş kuleler, granit dağlar
Yabani otlar ve hiç durmaya niyetlenmeden
Soluksuz özlemine doğru koşan merdivenler..

Her basamak büyülü bir baharat sarhoşluğu
Her tat benzersiz coğrafyandan bir ime aşina
Bir okyanusu sabırla doldurup kursağıma
Tatlı bir pınara dönüşen hayalini yutkundum

İnci beyazı parmakların çevirdikçe sayfalarımı
Kar beyazı bir masalın hokka ve mürekkebi olduk
Anka kuşları kutsal ateşin içinden geçti
Sular yükseldiğinde, sevda aşırıydık ikimiz de

Delilikle kusursuzluk, masumiyeti yanına aldığında
Egemenliğim toprakların’da kendini ilan etti
Her seferinde en baştan seviyormuş gibiyken
Gülme çizgin artık benim cennetim oldu..







( Gülümsemenin Sesi başlıklı yazı mavi-yildirim tarafından 27.05.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu