Online Üye
Online Ziyaretçi
Aklımı başımdan alan güzelim,
Ceryanı olmayan telden beter ol.
Aşkımı yerlere çalan güzelim,
Uyuşmuş tutmayan elden beter ol.
Dilerim olmasın halini soran,
İçinde dinmesin tipi ve boran,
Çoşarak çağlayıp kendini yoran,
Amacı olmayan selden beter ol.
Tüm güller kurusun kalsın elinde,
Onulmaz yaralar çıksın dilinde,
Yarısı yanmış bir kor halinde,
Çöplüğe dökülen külden beter ol.
Kararsın o güzel dünyan anında,
Eski kılıç gibi paslan kınında,
Derdini dökemeyip de utancında,
Hiç konuşamayan lal’dan beter ol.
Dehlizde kalarak küflenip kokan,
Yaşamdan ümidi kesip de bıkan,
Umarım gelmez bir araya yakan,
Yıpranmış eskimiş çuldan beter ol.
Saçların ağarsın belin bükülsün,
Ağzında dişlerin hepsi dökülsün,
Viran olsun dünyan, ömrün sökülsün...
Kuruyup dökülen gülden beter ol.
Dilerim solasın gonca gül iken,
Yollarına dolsun çalı ve diken,
Su dahi akmasın toprakta köken,
Ağaçta kuruyan daldan beter ol.
Abbas der sarılmaz dünyanın ipi,
Gönlümde boş yere estirdin tipi!
Sahipsiz dolaşan bir mektup gibi,
Üstü mühürlenmiş puldan beter ol.