Hinc ve kin güdümlü birbirine olabildigince ölüm zulüm yagma ve yikim enkazi birakmak üzere birinin bittigi noktadan bir digerini köpürtüp aclik yokluk eziyet sürgün sefalet esaret felaket ve kann kusturarak birbirine bagli birbirinden  intikam almanin her ( birinci ve ikinci dünya savaslari ) iki büyük kiyametinde yenenlerin yenilenlere kayitsiz sartsiz teslimiyet sartini kosmasindan sonra tüm yer yüzü parsel parsel sömürgeciligi ve yayilmaciligi hic bitmeyecek olan sinirsiz kuralsiz yeni sekillenmelere NEO LIBERAL EMPERYALYALiST GLOBALIZM`i markasiyla VAHSI KAPiTALiZM diye adlandirilan küresel esir kampina bölündü parcalandi ve paylasildi.

Savasin ortak kazananlari IRKCI EGiLiMLER SULTASI JAPONYA`ya Atom bombalayip büyüklügü akil ve kavram disi dehset sergisi sunarak yeni kurulumun kiyamet ilahlarini ve ölüm zebanilerini kendi istemedikce kimseye yenilmezligin korku belasini ruhsatladi. Yenilenlerden IRKCI KAFATASCI ölüm zulüm celatliginin bir digeri Almanya ise, insanlik tarihinde esi benzeri görülmedik yaratikligin her türlü vahseti kendine zevk edinerek  mahluklukla tüm yaptiginin bedeline sadece üst düzey üc-bes pisiko-manyaklarini idamla cezalandirarak tüm insanlik vicdani adina kabul ve sulh oldu Nürnberg Yargilamalari. Ardindan yakin gecmisin savas artigi hayatin her alanindaki bütün Nazi külliyatindan kalma kadrolariyla FEDERE DEVLET yeniden kuruldu donandi yapilandi ve calisir islerer tedavülüne sunuldu. Silah ve bomba yüklü ucan füzeleri Gobels`in `Wunder Waffe`diye adlandirdigi savasin ortasinda coktan icat etmis ve Ingiltere üzerinde denemis olunan ATOM baslikli teknoloji yikim  ve kiyamet mühendislerini kendi aralarinda anlasarak kapisip kirisarak ülkenin batisina ÜCLÜ ITTIFAK devletleri,  Ülkenin DOGU`sunaysa Rusya ( Varsova Pakti sifatiyla ) cullandi cöktü.

Ilerleyen yillarda savasin yenenlerinin kendi aralarindaki paylasimsizlik tüm dünyada güc ve kuvvet dememesi yayilmaciligiyla SOGUK SAVASLARA kursun yagdirip damga vururken, kendine uygun uydular kapismasinda Kapitalist- Sosyalist etiketi altinda bölündükce yeni hiziplerini türetti Dünya.  Berlin Duvari bu yarilmanin en derin yerine saplandi gömüldü. Bu sürecler sirasinda Dörde ayrilip parcalanmis BERLIN giris kapisini Ruslar`in tutsak edip kapattigi acik hava hapisanesi niteligiyle ` Ik bin ayn berliner ` cikartmasiyla havadan tutsak sehrin tüm ihtiyaclarini karsilamaya J F kenedy silah giyinip Dogu Bloku`na kafa tuttu. Kenedy ölümüne muhtemel sebep  Monro Merlin `in de hususi mülk sahibiydi. Böylece Marschall plan proje destek dayanak ve yardimlariyla zaten altyapisi hazir ve mevcut Almanya`yi RUS DOGU BLOKU`nu kendilerine yeni ve daha tehlikeli düsman olaraktan gördükleri sebebiyle düsürdükleri yerden bizzat kazananlar toplulugu kendi  istek ve kaynaklariyla  kalkindirip dirilttiler. Almanya ise istenilen yapiya güce kalkinmaya ve emperyallesme kivamina erisince Yenen ITTIFAKCILARIN buyruguyla günden güne yayilmaci nitelikli küresel güc olan CiN`e ve onun uydusu Kuzey Kore`ye karsi kendini kopyalayarak ayni destek yardimlarla JAPONYA`yi diriltti kalkindirdi ve kendi hizasina dengeledi.

 Sipor, Magazin, Gelenek, Görenek,  Eglence gibi vesairlerde yerel kültürün bütün dekor sözelleri ve görselleri vitrin vitrin yasam bicimine sekillenmis cogalan savas sonrasi nesillere her buldugu firsatta salonlanir ve her festivalde süslenip sergilenirken, AMERiKAN RÜYASI`da ayni etkilesimin yüksek dozu olarak yayilmaciligin hakim oldugu tüm dünyaya bütün tasarim ve özendirenleriyle sürpiyasa edildi. Amerika`daki esyalasan insanlik monotonluguna ölerek can verdigini ilan eden WOOTSTOK bölük pörcük tüm Avrupa`yi ve bilhassa da DUVAR mapusansi iki tarafinda yasayan Almanya`yi kasip kavurdu. Beatles burda dogdu.  Elvis Presley buradan uctu kanatlandi ROKN ROL oldu. Joen Baez, Rolling Stone, Coe Koker, MC KENZIE, Led Zepplin,  Santana, Rainbow, Kiss, Janis Coplin, Deep Purple, Pink Floyd, Queen, Tina Turner, Scorpion, Abba, Cat Steven, Urah Heep, Bony M, Modern Tolking ve tüm digerleri, kimi CAZ kimi Beat kimi Rock kimi hepsinden her biri olarak Avrupa Merkezli  hit listesine girmenin ön onay fiyat ve FUAR kapisini ALMANYA`da araladi ve buradan söhretlenen bugünkü kapsamli dönüsümün tüm dünyayi global ölcekte kasip kavuran son modellerine gelene kadar topraklandigi modasina uygun Magazin Kültürü`nü soyguna sömürülmeye uyusmus kaniksamis Tek Tip formatinda düzenli köleler olarak Open Air Kalkül`üyle gayrisi IFLAH OLMAZIN saglamina bagladi...

Hindistan kökenli Arian toplulugu olarak, kita Avrupa`sina gelip yerlesik yasam bicimini alincaya kadar sürükledikleri hikayeleriyle birlikte SANKRiTCE`den Gotca`ya, Kelt`ceden Aramice`ye ölü veya halen yasayan dillerden ve her etkilesimden ekler kökler cekimler kurallar ekleyerek Hint Avrupa Dil Ailesi`nin Almanca`siyla ( Germence `siyle ) ilk defa sekizinci yüzyilda Manastir merkezli Ortacag Kilisesi`nin iyi ve kötüyü öykünen `Hildebrandslied`leri  destanlastirildi. Onbir ve Onikinci Yüzyillar boyu Feodal Derebeylik`ler zamaninda gezgin ozanlar sovalyeleri destanlastiran `Niebelunglar ` i kulaktan kulaga söyledi yaydi. Onbesinci Yüzyilda Sovalye destanciligi Humanizm`le okuma yazma tarihinin nostalji müzesine kaldirildi. Otuz Yil Savaslari`nin kritigi bu evre devrede yapildi.

Aydinlanma CagI`yla birlikte gökte askida duran hersey yeryüzü gercekligine indirgendi. Gottlieb Klopstock ve Gotthold Lessing ilk defa geleneksel köktenci bagnazciliktan koparak yeni duygu ve düsünme esin kaynaklari yordu yüklendi. Ardindan `Sturm der Drang ` olusumuyla doganin degeri ve insanin katilim gücüne dikkat cekenler olarak Johan Von Herder, Johan Von Goethe gibiler konu itibariyla hayatin ana celisenlerine sorular sordu. Ondokuzuncu ve Yirminci Yüzyillar boyunca Theodor Fontane, Heinrich Heine Gotfried Keller, Adalbert Stifter, Theodor Storm, Friedrich Hebel, Gerhard Hauptmann  `giller toplumsal celiskilerin derin kanamali ic yüzünü ortaya koyarken, her iki Dünya Savasi icinde ve sonrasinda olup bitenleri ( Erich Maria Remerque`yi istisnadan sayarsak ) yüzyilimizin modasi geregi derinlere girmeden soyut, yapay, yapmacik , etkisiz kayitsiz anlamsiz ve kifayetsiz SEMBOLCüLüK ve Simgecilikle…

FRANKFURT FUARI Gutenberg`in Matbayi bulma yakinligindan beri LEiBZiG`le kafa kafaya yarisan uluslararasi kitap alim satim patent ve markalasma borsasidir. Schiller, Hesse, Max Frisch, Günther  Grass, Friedrich Dürremat, Rolf Hochhut, Peter Weiss, Stefan Zweig, Franz Kafka, Reine Maria Rike, Arthur Schnitzel, Hugo Von Hoffmanstahl, Mann Ailesi, leri burada raf düzenini söhrret listesinden koparip kacarken, Günther Walraf..futbolcular, siyasetciler..atölye calismasi olarak kalan hayatimiza hükmetti.

Sadece Günter Walraf `sefil yitik ezik kayip hikayemizi yazdigi ve filme kaydettigi `En Alttakiler`le icler acisi gercekligimizi tarif edip tanimlarlarken;  sadece  Isvicre`li  Max Frisch ortaya karisik ve bulanik  beyanla`biz isci istedik , onlar insan olarak geldiler` tarzi  kirik buruk cümleler noktaladi.

Tüm bunlar arasinda hic biri yasayan hayatlari süresince her gün güncel hayatin her yerinde AGIR DRAMLI  hikayesi olan YABANCIYA SAYDIKLARI insan yiginlarina saygin kabulle yer vermedi Kendi kabuguna cekilerek konuslandirildiklari yabancililigi her bakimdan zamanin baskiladigi zorluklara yenilerek kabullenen Türk`lerse,kendi ülkelerinde akli ve egilimi fazlasina yetmeyen YURO-DOLAR MARABASI olarak görüldügü ve yasadiklari varligi coktan unutulmus öksüzlük hayatinin etkin ve belirleyici hic bir konuda kendi aralarinda anlasamamayan bölük pörcük yitikligine ve yalnizligina kilitlenip kapanarak, aralarinda UYUMLU BASARIYA damizlik solsun diye secilen futbolcularin, yazarlarin, müzisyenlerin, siyasetcilerin, sanatcilarin, artizlerin, yönetmenlerin, yazarlarin, sairlerin, modacilarin,  is adam veya kadinlarinin soyan sömüren ilahlarca yok ve hice sayilan kalabaliklara `buyrulan asimilasyonu kayitsiz sartsiz sindirip yasamaktan baska careniz cikariniz ve sansiniz yok` dayatmasi süregelip gitmektedir. Bu yönüyle de danisikli dögüsen palavralarla birbirine benzer her konuda  destekleyen BOP ESBASKANLIGI`yla özel isbirligi ve ittifak icerisindedir, Yuro-Amerikan küresel-global cinnet cinayet popülayon.

Asagidaki siir ordandir:

KIZAKLI CELENK 4

Sala okunurken persembe günü geceden
Kirmiziya boyansa düsünde kendini gören gelincik, büyüse büyüse büyüse
Yagmurlugunu giymese bulutlar, sisli bir güncaviminin tozunu dumana katsa
Dolsa büyüse büyüse büyüse büyüse
Kalbimi kundaklayip alip götüren yere isligimin cagirdigi yalnizligimi götürse biraksa
Burda dogdum madem burda ölmeye eyyy toprak desem
Elim darda
Günüm ihtiyarda
Gönlüm bugün var belki  yarin yok…
Ne kadar da sonsuz ve derin essselaaaaa
Tü vessselaaaaa
Mualeeeeyk, aleykeyaaaaaaaaaaa seyyidena…
Cekirgeli tarlalarda kendimi bekledigim yere variyormusum gibi sanki
Cigerlerim yaninca karli daglardan akip gelen pinarlara askin sesini sözünü yudumlasam
Dam ardinda , dag yolunda, deeeeeee cocukluguma kadar kekik koksa
Göc katarlansa
Keklik ötse
Turnalar eylense söylense,
Büyüse yolcusunu kendine sayan bilen yol
Büyüse , bittigi yere kadar bilinmezin yerini yurdunu persembeyi cumaya baglayan
Ve gittigi yere kadar büyüse
Hic kimseye söyleyemediklerini koyup giderek
Metem ve magbet öksüzüne teselliden ninniler söylese
 
Seyfi Karaca………Haziran / 24