Online Üye
Online Ziyaretçi
Vedalaşırken çocukluğumla gitme diyemedim.
Çöktüm yere tuttum omuzlarından.
Hafifçe gülümsedi. Olabildiğince latife, katabildiğince kadife bir sıcaklıkla.
Ona dedim ki, dik duracaksın!
Pes etmeyeceksin.
Lakin başından neler geçeceğini söylemedim.
O yaştayken inan ki ben kaldıramam gerçekleri
Ama ya öyle ya böyle yaşayacak.
O gözlerindeki masumluğu,
gülünce kısılan gözleri,
küçücük narin elleri
hiçbirinin kalıcı olmadığını şuan daha iyi anlıyorum. Çocukluğumu çok isterdim. Yaşadığım onca bedbahtlığa rağmen tekrar doğsun. ama o bunu ister mi, benim onu özlediğim gibi, arzuladığım gibi ister mi?…