Arkadaşım bana bir mail atmış, açtım okudum ve geçen günlerde bir tartışma içine beni atmaya çalışan ve benim cevap vereceğimi söylediğim kişi ile ilgili bir şeyler buldum orada…!
Zaten geçen haftaki köşe yazımı yazdıktan sonra bir çok telefon aldım, yolda sokakta beni tanıyan dostlarım, arkadaşlarım o kişinin yazdığı yazıya cevap bile vermemem gerektiğini çünkü beni de ,onu da yeteri kadar tanıdıklarını, benim bir ev hanımı iken nasıl sosyal olup kendimi ispatladığımı, en azından aynı yerde saymayıp bir çok güzel şeye imza attığımı kendimi kanıtladığımı, ona cevap verirsem kendimi onun seviyesine düşüreceğimi onun için hiç gerek olmadığını söylediler ısrarla…
Sonrada bu mail geldi arkadaşımdan , sanki bana haksızlık yapıldığında sığındığım Rabbimden bir mesaj gibi geldi bana…!
Bu mail bir sultanın oğluna yaptığı nasihatları içeriyordu, hepsi uzun olacağı için içinden alıntı yapıp sizlerle paylaşma gereği duydum, birilerinin bunun ne demek istediğini anlamayıp çırpınacağını biliyorum ama ben biliyorum ki benim okuyucularım ne demek istediğimi çok iyi anlayacaklardır…
OĞLUM…!
İyiye iyi, kötüye kötü de, hakkı inkâr etme. Yani sevmediğin bir kişi bile, bir şeye iyi diyorsa, o şey gerçekten de iyi ise, ona sakın kötü deme. Kötü derlerse, sen de kötü olduğunu biliyorsan; ona iyi deme. Hakkı kabul etmenin, hakkı inkâr etmekten iyi olduğunu unutma.
Cahili, beceriksizi, insan yerine sayma, bunlarla beraber oturma, hele kendini âlim sayan cahilden, aslandan kaçar gibi kaç. Cahille sohbet etme, iyilerle sohbet et. Çünkü, iyilerin sohbeti yüzünden senin adın da iyi olur.
Seni akıllı kişiler övsün, cahil kişiler övmesin. Çünkü akıllılar ileri gelenlerdir, cahiller ayak takımıdır. Bu iki grup birbirinin zıddıdır. Akıllının bilgilice işini cahil beğenmez, cahilin bilgisizce işini akıllı zaten beğenmez
Kimseyi incitme. Birisi seni incitse de, sen onu incitme ki, büyüklüğün nişanı budur.
Öfkelenme. Biri sana öfkelenip sert söylerse sen ona yumuşaklıkla cevap ver. Ama ahmaklara susmaktan başka çare yoktur. Nitekim (Ve ma cevab-ül ahmak-ı illes-sükut), yani (Ahmağa verilecek en güzel cevap ancak susmaktır) demişlerdir.
Evet sizlere etrafımızın alim olan insanlarla dolu olacağı bir dünya diliyorum.., Bu nice alimleri yetiştirecek kişilerin de ev hanımları olduğunun unutulmaması gerektiğini hatırlatarak, Rabbimizin cenneti ayaklarının altına serdiği ANNELERİMİZİN anneler gününü de bu vesile ile kutluyorum…Hoş kalın, hoşçakalın en güzel günler sizlerin olsun…Saygılarımla…
( Susmaktan Başka Çare Yoktur başlıklı yazı SakineBAHADIR tarafından 13.05.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu