NE YAZIK
Mazide kaybedilen güzide özümüzün
Özlemiyle tutuşan avare bir kuldum ben
Solan, silinen, kayıp 'şerefli' izimizin
Tamamını doğada, hayvanlarda buldum ben!
Sürprizlerle dolu bu efsunlu kâinatta
Tiyatroda gibiydim; roller değişti sandım
Sadakatı atlarda, itlerde gördüm hatta
Sırıtan yüzümüzden, hâlimizden utandım;
Öyle bir tabloydu ki; ayırmak zordu düşten
Horoz köpekle dosttu, kedi kargayla kanki
Afacan bir ibibik kıl çekerken Ateş'ten
Hırlamak magandaya kalmış gibiydi sanki
Duman'ı güvercinle köşede sarmaş dolaş
Prensesi civcive kanı kaynarken gördüm
Patisini kaldırmış dikkatle yavaş yavaş
Tekiri bir sincapla oyun oynarken gördüm
İnsanoğlu kavgaya verseydi azcık ara
Aklına devrederdi pazudaki o gücü
Digital dünyamıza taşan onca manzara
İnsanlık açısından hayli düşündürücü
Bir yanda bir kuyuya düşen minik köpeği
Kurtarmak için koşan, uğraşan bir şempanze
Öte yanda; kim bilir kaç yüzüncü bebeği
Katleden kahpe için kurulu sofra, meze!
Belli ki; insan olmak insana ağır bir yük
Sevgi, merhamet, insaf hayvana bırakılmış
Belli ki; güzel kelam lisana ağır bir yük;
Sonu sevgiye çıkan kelimeler yakılmış
Yazık ki tehdit görüp bastığımız zillere
Zerre önem atfedip tedbir alan olmamış
Yazık ki, istesek de; gelecek nesillere
Onurla bırakacak mirasımız kalmamış
Yazık!
Mecit Aktürk
(
Yazık Ki başlıklı yazı
Mecit Aktürk tarafından
7.08.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.