Delon Delaletıne 6

Bireylerin, guruplarin, oymaklarin, toplumlarin ve uygarliklarin nerde ne zaman nasil ve ne denli kaliteli ve nitelikli hayat yasayip sürdürdüklerine dair en belirleyici gösterge mimleyen noktasinda konuslanilan lüks, konfor, heybet, azamet, cafcafa, ihtisam gösterisliligi degil ortak yasamin birlikte ürettigini ne oranda ve miktarda bütün tasasi kaygisi uumudu heyecani gayreti arayisi cabasi ve kazanimiyla  beraberce paylastiginin -DELON DELALETiNDE tüm bunlarin hic birinden zerrece hic bir kalinti buluntu detay ve ayrintiya rastlanmayan - mutluluk cikarimi ve kültürel birikimidir,

 

SEVGI……

Sevmek fiilinin kutsal gücü ve dinamigi olarak, bütün canlilarin soy devamliligini saglamada hic umulmadik yasam yükünün sorumlulugunu yüklenmeye kendini adayan sonsuzluk kaynagi ve insana en cok yakisan karakteristik özelligin her kisiyi kendine özgün ve ayricalikli kildgi SEVGi, asla bölünebilir param parcaliligin ihtiyaca göre tezgaha konulup tedarik edildigi ve isarete göre piyasa tedavülün sihirbazlik edildigi ambalajlanmis depo malzemesi veya dolum bosaltim maddesi degildir.

Fakat cevirip kivirttigi her filimde Fransiz ilim bilim edebiyat felsefe sanat veya hatta siyasetinden somut YASAM KAVGASI gercekligine dair ve  dayali hicbir toplumsal derde düsünceye duyarliliga kaygiya hisse sezgiya cabaya akla fikre ve yasam kavgasina -tipki aynisinin bütün huy ve hünerde meziyet marifet uyusumlusu ve cagdas benzeri Birjit Bardot`un disisinin Efeminesi gibi-  ortakligi olmayan haritasizligin insansizlik corakliginda vitrine konulmus HORTLAK mumyasi seyredilmeye doyulamayan her pozu, herseyin ve herkesin hayati pahasi üstünde tutulmaya öne cikarmaktan baska algisi ilgisi olmayan yarinsizligin ( bugünlerin ) hem yapicisi, hem hazirlayicisi, hem mimari, hem uyusturucusu,  hem de habercisiydi;  soyan sömüren vampirlik endüstrüsü  carkinda enek denek olarak sürpiyasa edilen sinevizyonik DELON DELALETi.

Cünkü bu niyet ve maksatlarla YAPAY ZEKA devrine kadar  her sorunu icinde biriktirrek  sürüklenen kayitsiz ilgisiz soyut soguk uzak yitik kayip kacak yobaz kör cahil gerici zorba asalak saldiri ve siddet bagimliligini herkese asilayip alistiran ucurumsal yuvarlanislarla gelinen topyekün yeryüzü insansizliginin intiharina illetli hastaligin ta kendisiydi, kutuplastirip katagorize eden cerahat ve tiksinti virüsü. Bu sebeple güdülen ve yönlendirilen kalabaliklarin her ilgi ve yakinlik duydugu damara tapinilacak TANRI yamayip ilistirerek, mutsuz gecimsiz yoksul sefil muhtaclarla sürünen cogunluga mutlu azinligin iyiyi degerliyi güzeli güvenli ve farki olani bilip anlayip talep etmesinler diye verilen her rolü kendini söhrete bogan imtiyazli ayricalikliga ustalikla oynayan ve kendini büyütüp yetistiren egitimli vicdanli onurlu doygun bilgin yetiskin aklil fikir irade ve kültürlülükte hic bir insanlik kaydi bulunmayanlardan özel secilmis ve kendi fotoromantigine saplantili  umarsiz itibarsiz herseyi bütünlügü bozulmus baglantisizliga DELON DELALETI artizlik örnegiyle  ayristirip SEVGI´yi dahi atom alti basliklara kapsülleyip katagorize ettiler.

 

Bu yüzden en son kertede kendini herkesin üstünde tutulmaya özel, ayri ve seckin donanimli hic kimsenin izinsiz müsadesiz hayatindan iceri giremedigi yeryüzü sahipliligine korunakli konforlu her lüks ihtiyaci hizmetcisi hayrani kulu kölesi kapsinda geceli gündüzlü kuyrukta nöbet ve dilemedigi kadar  doyumsuzlugunu doyuran yiginlasmaya tanrilastiran , yücelten, büyüten, besleyen, bakan , titreyen, cirpinan, gören, barindiran insan kalabaliklarina sanki acimasiz ruhsuzlugu yaratan üreten ve icat eden araclardan biri kendi degilmis gibi ve kazanip edindigi sahsina mülkiyet olan herseyini herkesle paylasiyormuscasina `bencil pinti sahrte cikarci bu zamanda ignelerin ve hastahanelerin kulu kurrban olmaktansa  ÖTENAZi giyotiniyle hayvan tenesine telef edin beni ` finaliyle yikimin ihtiyarlattigi eski SINEViZYONiK kizoglanliga özenle parlatilmis yüzünden ve fiziginden cürümeye ve dökülmeye gecisini bir türlü kabullenemeyen bütün akil fikir ilim kültür saygi deger ve paylasim yoksunlugunun  asansörle yukari yüceltilen söhretliler gibi - bu dünyayi kendinden insanlardan ve hatta sinemadan nefret eden lanetlerle `hayatimda hic mutlu olmadim, mutlulugu bana cok gördü hayat `diyerek ve sözde HAYVAN sevgisine siginarak terk etmis olmasi , `alman toplumu beni hic bir zaman haketmedi `intihariyla kendine son veren Hitler sadistligini hic aratmayan replikle sevgi denen yücelige kendince katagorize kiri ve lekesi düsürmüs. Cünkü hayattan kendinden dünyadan insanlardan zamandan olaylardan olgulardan ve herseyden nefret ederek yalnizca hayvan sevgisini anlamli ve degerli bulmak; sadece kendi sadistliginin kulu ve kurbani olanlarin gercekligi olmayan ölüm ve intiharlara inziva dilekcesi ve hic bir akil mantik kabul etmeyen kaypakligin bahanesidir.

 

Cünkü sartlar durumlar zamanlar olaylar insanlar ve mekanlar ne denli bozulursa bozulsun hic kimse olmasa ve herkes bozulup berbat olanlarin kapis kapis tüketip harcayan müsterisi olsa bile eger yetistiren ilim bilim akil duygu düsünce sorumluluk aidiyet paylasim dayanisma gibi köklü ve saglam degerlerle beslenmis büyümüs egitilmisse en amansiz ve acimasiz kosullara karsin kendini donatan bagisiklik zenginligiyle hayat kagasi ve yasama savasiminin direnme dayanma kisiligi ve karakterinde kalmasi ve kendi devamini getirmesi gerekir insanin.

DELON DELALETI tüm bunlarin hic birinde ilgisi alakasi özü yakinligi ve samimiyeti olmadigi gibi, Fransiz, Alman, Hollandali`lardan önüne gelenle tek geceik cinsel tatminsizligi EROTiK mayali süs ve kokteyl karisimlariyla yenilen yutulan sarhosluklardan dogan sayisiz cocuklari hickimsesizlige örtüp gömerek kendinden dogan METROPOL döllesme devamliliginin sonunu yine kendisiyle bitiren  suclu sorunlu ve sabikaliligina  kayitsiz umarsiz sinema posteri ve pouozu afislemis. Hatta ikisinden olan cocugu Delon ve Bardot Birgit, ücüncüye babalik etme rolünü senaryolayan kazzigi atarak kendilerinden dogan HASTALIKLI sanayi ve endüstrü toplumunun karaktersizligine söhrete ve gösterise düskün soysuzluk seviyesi yükseltmis.

 

Herkesten sinemadan pozdan polümden ve herseyden nefret ederek ölümünü yalvarmis yakarmis DELON  DELALETi cünkü, bizzat sikayet ettigi YAPAY ZEKA intihar caginin algidaa ilgide bilgide iradede beceride özgürlükte vicdanda dilde kültürde sanatta edebiyatta her yollu uzaklartirmayi  salaklastiran her sekil davranis ve kisilik bozukluguyla ayristirip yarisanlari soyguncu sömürücüye tam uyusumlu katagorize olmanin küfür kibir kahir korku ve siddet egilimli altyapisizligini ve hiclik temelini herkesi birbirine benzettigi cirkeflikten ve corakliktan örgütlediginin artist katalogundan ismarlanarak tedarik edilebilen pilastik maskeli fizigi yüzü tipkisinin aynisi Bardot Birgit ve Alain Delon`du.

 

Bu pörsüdükce dagilip dökülen fizigi görüntüsü ve kendisini herkesin IDOL TANRISI sayip bildigi yüzünden ve cehresinden nefret ederek hem kendinden hem de dünyadaki gelismelerden sogudu söndü FELC gecirdi, intihar girisimlerinde bulundu, ülkede fransiza benzemeyen hic bir yabanciyi istemeyen Löpen kafatasciligina destek cikti, arabasinda tonlarca silah yüklü ve yeralti mafyasiyla eski ahbapligi bilinen sorusturmalar gecirdi ve Fransiz dogdugu nufus kagidindan kisilig ve kimligi hic kimse olarak herkesten ve herseyden nefret ettigini duyurdu,ktan sonra, aklini fikrini bellegini bilincini plastik sinovizyonik yüzünü ve sahteik maskesini acinacak sefillikler icinde hayvanlasmaya kaybederek bu yeryüzü yasaminda gercek kaydi olmayan hayatindan dünyalik göcünü ötelerin bilinmezine carcur etti gitti.

Iki büyük savasin araliginda dogan, Fransa adina Napolyon efsanelerinden ( o da Delon gibi Korsikali ) etkilendigi Patriotlugun irkciliga varan köktencilikle HiNT CiNi`ndeki sömürgelere karsi yürütülen savasa katilip katki sunan, cevirdigi filmlerin tümü kendi gercek öz gecmisi karakterine uygunluguyla en cok begeniyi topladigi PISIKO TRiLLER, Gerilim kundaklayicisi, Gangsterlik,  Pornografik cesitliligi veya SERi KATiLLiK`ten öte ve baskaca sosyal icerigi ve yükü tasimayan;  konyak sampanya ve parfüm is adamliginda söz sahibi olan, günü birlik veya gecelik iliski devrine Mirelle, Natali, Nico, Bardot, Dalida ve Romy Schneider serisiyle ( bilhassa cevirdigi filmlerin kadin oyunculariyla ) ön ayaklik eden; kaza bela bu iliskilerden dogan kimi cocuklarinini ( hem alkolik hem uyusturucu hem hap hem de parti bagimlisi Nico`dan dogma ) Aaron ( Ari ) örneginde oldugu gibi ölene kadar sorumlulugunu ve nufusuna aitliligini reddederek bakimini ve büyümesini üstüne alan öz kendi annesiyle tüm iliskilerini kökten kesmis atmis Delon Delalet. Ölnce ardinda biraktigi üc yüz milyon EURO`luk mirasina ortaklik etmesin diye kurulmus mahkemelerde dahi  reddttigi Ari ise, daha bebeklik yaslardayken annasinin düskün ve döküntülü hayatinin ayaklari altinda dolastigi siradayken uyusturucu almaya  alistigi bagimliligin yüksek dozunda öldügünün sebep veren evlat katili olmus DELON DELALET.

Ve bu faili fiili öznesi yüklemi sifati sureti cürümü  sabikasi sicili cehaletin belirgnsizligin korkunun yobazligin temel dayanagina fizigi cakasi fiyakasi forsu bicimi pozu sekli surati düzgün olsun da , ondan ötesi ilerisi gayrisi itibari yarini sonrasi ( sapik kaypak katil zorba dikta yobaz sadist soysuz azgin gammaz vurguncu sömürücü baskici tecevüzcü kibirli despot bencil zalim kibirli saldirgan cellat manyak pisikopat …) isterse cehennem zebanisinden olsun hic umursayip önemsememenin sinema perdesi kadar karanligi kamastirip uyusturan ve kapsayan ortalik yerden ve hic bir kaliteli nitelikli egitimli kültürlü bilincli duyarli güvenli sorumlu ve paylasimci farkliliga yahut farkindaliga akil fikir zahmet emek yürütemeyip deger ölcüsünü ceperde gösteriste ve ambalajda görünenlerin   sekline gücüne söhretine süse ve ihtisamina bakarak hayranlik ötesi tapinmalarda tanimlayip tarif etmenin kul köle cinsinden  dizi bagimliligiyla magazinlesmis  alinir satilir insanlik borsasinin ahmaklik güdümünüve tüketicilik müptelasini dünkü sifrelerden bugünlere kodlayip formatlayan aynali maslkeli tarakli delalet, `Alain Delon`musun be mübarek…` tiplemeslisi ölmüs telef olmuslara tezgahi ve tedarigi kurulu piyasa pazarciligiydi. Haliyle de yapay zeka caginin kendi cinnet ve sizofren saplantilarini herkese karsi dogustan kazanilmis hak olarak bilmesinin üreteni tohumlayani özendireni hazirlayani tanri yüceliginde tapinilani kendi oldugunu bilip anlamaya dahi akil fikir bilinc ve yorum yürütme yeteneginden mahrum olarak; sanayi ve endüstri caginin bütün insan hatasini yüzyillarca güce gösterise söhrete satavata kapilmisliklari kiskirtan ve ayartan sapkinliklarda biriktirerek kendini imha eden azap cukuruna yikildi devrildi ismi cismi belirsizligin kacak ve kayiplarina karisti hepsine toptan temsilen DELON DELALET..

Onunla uzaktan yakindan hic bir alakasi olmayan özgür, cesur, atilgan, cagdas, ilerici, toplumcu,  özgün, saygin, bilgin  egitimli ve ögretimliligin dogdugu kisilik karakter ve toplum degerleriyle hayatini özdestirmis ve kazanmis Cüneyt Arki`imiz sa, dogdugu Türk kimligi ve kisiligiyle halktan herhangi birisi olarak sevgili ülkesinin onurlu vicdanli duyarli ve hosgörlü sayginligiyla yasadigi ve yasattigi topraklarda kendini tamamlanmis hayatini teslim ederek faniye göctü. Tekrar tekrar hatirasina ve mirasina sonsuz sevgiyle.

Eh böylece bu konuyu da yazmis kapatmis olarak sari yapraklar sonbahara güz dönümü ekip saciyormus duydum isittim ki, gidip ordan burdan  sevgili Türkiye`yi gezip dolasayim . Sonrasina döner bakariz artik.

 

Asagidaki siir ordandir …:

YALPALARA YANTiRiK

 

Yalpalara yantirik
Ne ürer
Ne havlar
Ne hirlar
Ne zagardir ne uyuz, fakat pis pis öter, intihari belindeki inis yokus
Ve eli kulagindaki besin zincirinin salya sümük halkalarindan
Öldügünde kimin kimseden hatirasi ve haberi olmayan
Vasiyetiymis ustaliktan kalfaliga
Kalfaliktan ciraga cikarak hesapta kitapta islem hatasi cok
Bütün gün caddelerden ve meydanlardan bosalip akarak
Cehennemin dibine kesin,
Insanlik yerine catirdayip duran makinalasmalar
 
Seyfi Karaca……..Agustos / 24
( Delon Delaletıne 6 başlıklı yazı Yeldegirmeni tarafından 25.08.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu