Günün Güzellıgıne Ve Sana Sonsuz Tesekkürlerımle
Sevgili kardesim,
sair-yazar HACI IBRAHiM SAGIR`a hithafen ..
Yel yahut su
degirmenlerinin akintisina - rüzgarina kapilip da, kar topu, nur topu, ates
topu…hepi topu dipten bucaktan her neyse dönüstüren arac gereclere muhtac,
murdar, mahkum, minnet, aciz ve mahrum olmaksizin, YASAM ENERJiSiNIi veya KAYNAK
DEBiSiNi israf yoluna harcamamak icin
TOPLUMSAL CÖZÜMLEMEYI bireysel keyfiyetten öncelikli kilmalidir saglik sihhat
huzur mutluluk edep güven saygi sevgi ihtiyatinda kendini bilmek ve bulmak
dileyen insan.
Cünkü toplum cogunlugunu
dengeleyip tartan bitmez tükenmez ihtiyac ve gereksinimlere bireysel keyfiyet
simsiyahligini kaplayip örterek yapilan her süslü dekorlu AMBALAJ, gecici
süreligine sarhos sendrumuyla insani yok sayarak kamastiran uyusturan ve
kandiran aldanmalari saglasa da, narkoz etkisi gectikten sonra evvelki BOZULMUSLUKLARIN
bütün hastalikli agri sizi sorun dert irinleriyle beraber kiskirtip kanattigi
yerin kapanmasi asla mümkün olmayan cürümüs- kokusmuslugu katlayip en derin yirtiklardan
ihmal edilen ve eden toplumlari istisnasiz her bireyiyle yüzlesmeye cekerek icindeki ölü
insanligi tükürür ve kusar…
Biz…simdlerde MAGAZIN
BAGIMLISI ahmakliga kul köle kilinarak ihmal ve ihanat edilen EDEPTEN EDEBIYATA
tüm toplumsal degerlerin kokusmus cürümüslügü bedelindeki her insani yüzlesmeye
cekip sürükledigi en sapkin , cani, yaratik, mahluk ve VAHSET bagimliliginin icindeki iltihaplasmalari disa vurdugu ve ciban basi
durumundaki toplumsal cüzümsüzlüge bireysel yerinden kanayan ve bütün toplumu
sabahtan sabaha kadar dönderip kivrandiran ve herkesin yillar yili kayitsiz
ilgisiz soyut yapay kalmalar sonucu bir noktadan sonra kendini tanimladigi NARiN…NARiN…NARiN…NARiN..sebepler
sonucunu senelerce yorduk yazdik irdeledik konustuk dertlestik söylestik
sevgili kardesim IBRAKIM`le. Konusup yazmaya da devam edecegiz elbette.
Sesini telefonda
duydugumda, okula gidiyormusum gibi bir sevinc, bin telas. Medrese Mekaninda
görüselim dedisek de, KALE`ye karsi ve Sehrin Meydanina bakan yukari bir yer
olsun istedik.
Yillardir bir türlü biz bize
kesismeyen ve bulusmamiza engel tatil araliklarinin uzakligi sebebini en nihayet
kocca bir hasret yanginiyla sarildik kucaklastik. Bastigimiz yeri sasiracak
derecede üstü basi tütün kokan masada zaptedilmez bir sevincin dalginligini
sanki her lafta her sözü birbirimizin dili ve keimelerinden aldik bizi bize
yudumlayarak ictigimiz hasrete tastamam ettik. Saatler ötekileri kovaladi
böylece, carsiya biraktigimiz horantayi filan töbeki unuttuk. Dertlestik de, hüzünlendik te, güldük sevine
sevine bir olduk ta..Doyduk mu bir birimize, ne gezeeeer, diyerek, nicelerimize
ve öteki bulusmalarimiza birbirimizi sarilip öpüp koklayarak görüsüp
kavustugumuzun hatirasi essiz ve emsalsiz efsanesine birbirimizin ismini yazip
yeniden görüsmelerimze ismarladik.
Günün güzelligine ve sana
sonsuz tesekkürlerimle canim kardesim IBRAHiM.
Kardesin seyfi.
…lafin sözün daha ötesi ilerisi
berisi siirin hakkiydi her daim…
EYLÜLCELERE
Eylene söylene dünya
dedigin bir avuc toprak
Bir yudum su
Bir sehimlik ömür nafakasi
Bir perdelik isik ve
gölgeler oyunu
Dünya dedigin, bir uzak yer,
bir yakin yol, bir garip diyar, dünya dedigin..
Bir rüyalik arzuhal perdesi
ve bir görümlük hasret kapisi,
icinde sakladigi sirra mesken
misafir insan dedigin bir solukluk can..
Döner bu mekanda saat
Yol isler
Ilmek baglar kördügüm
Evler yapilir bozulur, yel
eser, ates yanar, insan irgat durur kendi kendine
Güz olur, günes sogur,
dünya bir toz duman harmanidir
Eylülcelerden,
Savusur gider gülümserligin
yanaklarina dokunarak avludaki hayat..
Iraklari getirir götürür konar
göcerlige yaban kuslari
Zaman degirmeninde herkes sirra
kadem saklambaclar sürer savurur
Dünya dedigin bir dönümlük
hasat mevsimidir kimi kederin kiracinda
Kimi irem bahcelerinde huzurun…
Seyfi Karaca……..Eylül / 24
(
Günün Güzellıgıne Ve Sana Sonsuz Tesekkürlerımle başlıklı yazı
Yeldegirmeni tarafından
17.09.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.