Kalmadı dizlerimde; takatim de gücüm de,
Sana koşup gelmemi, bekleme artık benden...
Harap oldu şu ruhum; makber benim içimde,
Bir kez daha ölmemi bekleme artık benden...
Ellerinle içirdin, zehir dolu şişeyi,
Ömrümden söküp aldın, mutluluğu neşeyi,
Çiçeklerin içinden, koklayıp menekşeyi,
Şu hayata gülmemi, bekleme artık benden...
Her gece hayalini, yorgan gibi sarıp da,
Gördüğüm her rüyayı bin bir hayra yorup da,
Hüsranınla mahvolup, kollarına varıp da
Hicranını almamı, bekleme artık benden...
Toz pembe düşlerimi bir meçhule satınca,
Senin güzel(!) hülyanı, kaderime katınca,
Bu hayat yordu beni, sana yolum çatınca,
Hayallere dalmamı, bekleme artık benden...
Sensizliğe "son" deyip, her duamda yakarıp,
Gündüzüme "dem" deyip, bir tan gibi ağarıp,
Yoksun diye ağlarken, gece gibi kararıp,
Bir gül gibi solmamı, bekleme artık benden...
Yazarın
Önceki Yazısı