Serenat

Bir akşam vaktiydi, mayıs rüzgarında

Kavakların okşanıp raks ettiği;

Eğilmişken bahar yellerine

Kayısı çiçekleri,

Diz çökmüştüm ben de

Ömrümün baharına;

Senfonisinde cırcır böceklerinin,

Serenat yapardım kadınıma…

 

Yayılırdı lahuti kokular, iğdelerle

Akşamsefasının muhabbetinden.

Elimde gitarım vardı,

Güllerin dikeninden yapılmış.

Diz çökerdim ben de

Ömrümün gül bahçesine;

Uçuşurken gece kelebekleri,

Serenat yapardım kadınıma…

 

Gülüşürdü kurbağalar derelerde,

Kara ezgilerle akan.

Nurani ışıltılar olurdu gözlerimde,

Tepedeki hilalden sızmış.

Diz çökerdim ben de

Ömrümün mehtabına;

Süzülürken bahçemde ateşböcekleri,

Serenat yapardım kadınıma…


( Serenat başlıklı yazı yusuf-kazak tarafından 1/15/2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu