Alevi sunarak salladın eli,
Güneş kör bakıyor gittin gideli.
Duyguların suçu, ağır bedeli,
Düştüğüm dillerin sebebi sensin.
Özlem gecesinde şafak söküyor,
Yokluğun doğuyor, hüsran çöküyor.
Kalem boyasını söze döküyor,
Cümlede sellerin sebebi sensin.
Aklımın dengesi, ruhun örtüsü,
Azap çukurundan daha kötüsü.
Peşinden koşturur aşkın dürtüsü,
Gezdiğim illerin sebebi sensin.
Ruhumda en ağır sessiz darbeyi,
Başlattı bir veda mimli süreyi.
Yaktın bedendeki küçük küreyi,
Savrulan küllerin sebebi sensin.
Ufuklar gizlendi göründü devler,
Hüznü kucakladı ışıksız evler.
Aynı bahçedeyiz farklı görevler,
Kuruyan güllerin sebebi sensin.
Secdeyi öperek içli bir çağrı,
Parçalanmış ayna bendeki ağrı.
Besmele çekerek sehere doğru,
Açılan ellerin sebebi sensin.
Gönül sofrasında düştüm açlığa,
Yönümüz bellidir koşar hiçliğe.
Ruhu sürükleyip sonsuz boşluğa,
Savuran yellerin sebebi sensin.