Makale / Araştırma

Eklenme Tarihi : 17.03.2025
Okunma Sayısı : 69
Yorum Sayısı : 1
Altın Üyelik Başvurusu Altın Üyelik Avantajları
Bugün Doğanlar
Hüseyin Durmuşabdullah-cankasim-atesRasimCANBOLATgurkan-solenhuseyin--kuryunus-sevimlokan-ozkarabfesih--vuralGÖNÜLkkanmazÇİNGENERUHUMhayelKüçük şairhayalprstnidaÖzdemirmirZülfikar YapTutsaklarM.Sultanıaytentarımaytentarım45BGülceBALİKÇIDofkaMANİLERİN SUHadiCannOzibrahim-coskunSudenaz--Aksu
Doğum gününüz kutlu olsun
Dur Yolcu - Çanakkale Destanı

DUR YOLCU: ÇANAKKALE DESTANI

Makaleme, Necmettin Halil Onan'ın şu muhteşem dörtlüğüyle başlamak istiyorum:

"Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın

Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.

Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın

Bir vatan kalbinin attığı yerdir.”

 

Dünya devletlerini hayrete düşüren bir savaştır Çanakkale savaşları. Çünkü itilaf devletleri gerçekten güçlüydü ve zayıf gördükleri Türk ordusunu güçlü askeri ve donanma gücüyle yerle bir edeceklerinden yüzde yüz emindi. Normal şartlarda bakıldığında Osmanlı İmparatorluğu'nun güçlü İtilaf Devletlerine karşı verdiği bu korkunç savaşı kazanma ihtimali milyonda bir ihtimaldi. Bu savaş öyle bir savaştı ki, dünya savaş tarihinde bir metrekareye 6 bin mermi düşen bir savaş daha yaşanmamıştı. Mermilerin yağmur gibi yağdığı bu savaşta iki merminin havada çarpışma ihtimali 600 milyonda bir ihtimaldi; bu ihtimal Çanakkale muharebelerinde gerçekleşti.

“Üzerinde güneş batmayan imparatorluk” olarak bilinen İngiltere imparatorluğunun o muhteşem donanması 200 yıl sonra ilk ağır yenilgisini Çanakkale Deniz Muharebesinde alacaktı; aldı. O güçlü donanma içinde “asla batırılamaz” anlamına gelen “IRRESISTABLE” adlı gemileri, Nusret gemisinin döşediği mayınlarla ilk suya gömülen gemi oldu. Nusret mayın gemisi, 7 Mart gece yarısı, İtilaf devletle-rinin devriye gemilerini akıllı bir manevrayla atlatarak Erenköy mevkiinde 26 mayını birer birer ve sessizce suya döşeyerek savaşın kaderini değiştirdi.Karanlık gecelerde sürekli Boğaz’ı gözetleyen düşmanlar Nusret mayın gemisini göremedi. Nusret, o gece sanki hayalet bir gemiye dönüşmüştü. Nusret mayın gemisinin yurtsever komutanı Yzb. Hakkı’nın kalbi yükselen savaş heyecanına daha faz-la dayanamadı ve şehit oldu.

İtilaf devletlerine çok ağır bedeller ödeten 1. Dünya harbinde çok sayıda insan ölmüş, 5 bin ticaret ve savaş gemisi batmıştır. İşte, İtilaf devletlerine bu ağır faturayı kesen Nusret mayın gemisinin gece vakti ince çelik halatlara bağlanan 26 mayındır: Bu cümleler,1930 yılında savaşı kaybetmenin dehşetini yaşayan Winston Churchill’in ağzından çıkmıştır. 1915 yılında Tıbbiye’ye kayıt yaptıran birinci sınıf öğrencilerinin tamamı Çanakkale Muharebelerinde şehit olduğu için Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane 1921 yılında mezun veremedi. Şehitleri-mizin yaşları ise 15 ile 42 arasındaydı.

Çanakkale Savaşı’nın bilançosu şöyleydi: Türklerin şehit sayısı 251 bin 309 iken, İtilaf Devletleri’nin kayıpları 252 bin 446 olarak kayıt-lara geçmiştir. Verilen bu sayılara şehitler, yaralılar, esirler ve kayıplar sayısı da dâhildir. Bu savaşın hüzünlü yüzü ise şöyleydi: 2 bin 500 Mehmetçiğimiz göğsünden vurularak şehit olmuştu. Şehitlerimizin üzerinden çıkan oyalı mendillerin içinden nişanlısının saçları çıkıyor-du. Ve cennet mekân şehitlerimiz, bu oyalı mendilleriyle ve nişanlılarının saçlarıyla birlikte defnedildiler.

Bir kırılma anı:

Topun ağzına mermi süren vinç arızalanmıştı. Edremitli Yiğit Seyit Onbaşı, 275 kiloluk üç mermiyi bir başına arka arkaya kaldırarak topları namlulara sürmüş ve ateşlemiştir. İlk iki atış isabetsiz olmuştu ancak üçüncü mermi İngilizlerin “Ocean” zırhlısını batırmaya yetmişti. Son mermiyle birlikte O Büyük İngiliz İmparatorluğu’nun güvendiği gemisi de böylece sulara gömülmekten kurtulamamıştı. Bu savaşta, Arıburnu çıkarmasında çok büyük kahramanlıklar gösteren 57. Alay çok büyük kayıplar vermişti. O günden bugüne Türk Ordusu’nda 57. Alay yoktur. Buna rağmen 57. Alay, dünya tarihinde en fazla madalya alan ve dünyanın en kahraman alayı olarak bilinir.

Bir kırılma anı daha:

Düşmanları dehşete düşüren ve kara kara düşündüren bu çaresizlik, İtilaf Devletleri’ni Arıburnu ve Seddülbahir bölgesine karadan çıkarmaya yöneltmiştir. İşte, O Muhteşem, O dahi Komutan Mustafa Kemal bu bilgiye ulaşmış ve 25 Nisan 1915 tarihinde Arıburnu komutanı olarak şu tarihi kararı verdi: “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum”

Savaşın şiddetine bir de O Mavi Gözlü Dev Adam’ın gözlerinden bakalım:"Bamba sırtı vakasını anlatmadan geçemeyeceğim. Siperler arasında mesafe 8 metre, yani ölüm muhakkak… Birinci siperdekiler, hiçbiri kurtulmamacasına kâmilen düşüyor. İkincidekiler onların yerine geçiyor. Fakat ne kadar gıpta edilecek bir itidal ve tevekkül biliyor musunuz? Öleni görüyor, 3 dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç ufak bir korku ve endişe göstermiyor; sarsılmak yok. Okuma bilenlerin ellerinde Kur'an-ı Kerim, cennete gitmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler Kelime-i Şehadet getirerek yürüyorlar. Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren şayan-ı hayret ve tebrik bir misaldi. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Savaşları'nı kazandıran bu yüksek ruhtur.”

Netice olarak; Çanakkale Savaşı, dünya savaş tarihine Türk askerlerinin istiklal ve vatan topraklarını koruma kuvvet ve inancıyla kaza-nılmış ve eşi görülmemiş bir savaş olarak geçmiştir. İtilaf devletlerini boğazlara gömen komutanlarımıza, şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. O kutlu şehitlerimize sonsuz minnetlerimizle...

 

 

 


( Dur Yolcu - Çanakkale Destanı başlıklı yazı Halit Durucan tarafından 17.03.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu