Secdenin Gölgesinde


Secdenin Gölgesinde Büyüyen Medeniyet
Bir taş konmaz ki temele,
önce bir kalp secdeye varmadan.
Bir kubbe yükselmez ki göğe,
önce gözyaşı toprağa karışmadan.

İşte böyle başlar her şey:
Bir “Bismillah” yankılanır çölde,
bir yetim yürür taşların üstünde.
Ardından bir ümmet gelir,
adımları rahmet, sözleri hakikat olan.

Medeniyet,
yüksek surlar değil,
yüksek kalpler ister.
Bir şehrin en sağlam duvarı,
bir yetimin duasıdır aslında.

Ve secde…
İnsanı toprağa indirip
arşa yükselten tek sırdır.
Orada büyür kelam,
orada kök salar adalet.
Bir çınar olur iman,
ve gölgesinde ümmet soluklanır.

Camiler kubbeye değil,
secdeye yaslanır.
Çarşılar ticarete değil,
helale tutulur.
Sokaklarda hayâ yürür,
mahrem olan korunur.

İşte böyle yazılır o medeniyetin tarihi:
Kanla değil,
kalemle;
kılıçla değil,
kelâm ile.

Bir çocuk harf öğrenirken başlar,
bir anne dua ederken yeşerir.
Bir âlim gece uykusunu bölünce,
bir muallim dilsiz bir bakışa cevap olunca…

Ve böyle büyür ümmet:
Secdenin gölgesinde,
vahyin ışığında,
rahmetin izinde.


( Secdenin Gölgesinde başlıklı yazı NEJAT HOCA tarafından 22.04.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu