İyilik İyidir


İnsanın kalbi bir pusuladır. Yönü iyiliğe dönmeyince yolunu bulamaz. Dürüstlük, yüreğin en sessiz ama en güçlü çığlığıdır. Yalan, kısa bir gölge. Gerçek, uzun bir güneş. Kötülük kolaydır; kaygan bir yokuş gibi. İyilik ise dikenli bir patika. Ama yürüyenin ruhu hafifler. İnsanın kendine bakabilmesi için aynası temiz olmalıdır. Dürüstlük, o aynadaki lekesiz camdır. İyilik, bazen küçük bir tebessüm. Bazen bir omuz. Bazen susmaktır, incitmemek için. Dürüstlük, uykuları sakin kılar. Vicdanı yara içinde bırakmaz. Karanlıkta bile ışığı vardır iyiliğin. Gözlerin içine bakabilir insan, içi tertemizse. Kötülük kazanıyor gibi görünür bazen. Ama görünüş, köpük gibidir. Su durulunca gerçeği bırakır geride. Dünya, iyilikle döner. İnsan, iyilikle büyür. Dürüstlük, insanın boynuna taktığı görünmez bir madalyadır. Kimse görmese de taşır onu. İyilik, ruhun oksijenidir. Onsuz boğulur insan. Yalan, ipeksi görünür. Ama sarar, boğar, daraltır. Hakikat, taş gibi serttir bazen. Ama üzerine basınca düşürmez insanı. İyilik yapmayanın sesi yankılanmaz evrende. Dürüst olmayanın sözü köksüz ağaç gibidir. Ne meyve verir, ne gölge. İnsan, iyiliği ve dürüstlüğü seçmeli. Çünkü dünya bu ikisiyle güzel ve insan, ancak bunlarla insan kalır.
 
Kötülük, paslı bir bıçak gibidir; saplandığı yeri kanatır ama eninde sonunda sahibinin elini de keser. Hiçbir karanlık, sonsuza dek gökyüzünü örtemez çünkü zifiri gecenin bile doğacak bir sabahı vardır. Kötülük, simsiyah bir tohumdur; ekenin ellerini kirletir, biçenin vicdanını. İnsan sandığı kadar kudretli değildir kötülükte, çünkü kötülüğün sarayı hep kumdan yapılır ve rüzgâr, kumdan saraylara sadık değildir.
 
Tarih defterinde çok isim yazılıdır; zalimlerin de, kralların da. Ama hepsi toza karışır, yine de anlatılır iyilik, dilden dile, yenilmez, eksilmez, yok olmaz. Çünkü kötülük karanlıktır ve karanlık, sadece ışığın yokluğudur. İyilikse ateştir; küçük bir kıvılcım bile geceyi deler. Kötülük hiçbir zaman kazanamadı; kazandığını sandı belki, kılıç kuşandı, kan akıttı, korku saldı. Ama içindeki boşluk büyüdü, çünkü kötülük doymaz; ne altına, ne güce, ne kana. Doymayan her şey tükenir. İyilikse su gibidir; damla damla akar, sabırlıdır ama kayayı bile deler. Kötülük, insanın kendi kalbine açtığı çukurdur; bir süre bakar içine, sonra düşer. Çünkü kimse kendi karanlığında sonsuza dek yürüyemez. Dünya yorulur kötülükten, gökyüzü bulut olur, yağmur olur ve temizler. İnsanlık öğrenir, kah ağlayarak, kah kanayarak ama mutlaka öğrenir. Kötülük insana, insanlığa ve dünyaya hiçbir fayda getirmez, getirmeyecektir de. Ne toprağa iyi gelir, ne zamana. İyilik kazanır sonunda; çünkü iyilik, gövdesi göğe değen bir ağaç gibidir. Kökü derindedir ve fırtınalar, kökü derin olanı yıkamaz.
 
İyilik, insanlığın unuttuğu ama kalbin derinliklerinde hâlâ usul usul atan bir şarkıdır. Sessizdir. Gösterişsizdir. Ama dokunduğu her şeyi güzelleştirir. Bazen bir gülümsemede saklanır, bazen bir yabancıya uzatılan elde. Küçük görünür ama etkisi sonsuzdur. Çünkü iyilik, zincirleme bir kurtuluşun ilk halkasıdır.
 
Dünya, esasında büyük devrimlerle değil; birinin üşüyen ellerine sarılan bir atkıyla, bir yaşlının taşan poşetlerini tutan genç bir elle, kalbi kırılmış birini dinlemeye ayrılan vakitle değişir. İnsan, başkası için durduğu o kısa anda aslında kendini bulur. Bir damla su, bir çölde ne yapabilir diye düşünürüz. Ama çölde kalan birine göre o damla, hayattır. İşte iyilik de öyledir. Küçük görünür ama birinin karanlığına doğan ışıktır.
 
İyilik, bir lütuf değil, bir sorumluluktur. Çünkü yaşamak sadece nefes almak değildir; başkasının yükünü hafifletmektir biraz da. Omuz vermektir. Sessizce, beklentisizce, sadece insan olduğu için. Gözyaşını silmek bazen savaşları durdurmaktan daha güçlü bir eylemdir. Bir çiçeği sulamak, bir kalbi yeşertmektir. Çünkü insan, insanla iyileşir ve dünya, ancak iyilikle onarılır.
 
Modern çağ bize başarıyı, güçü, hızla yükselmeyi öğretti. Ama unutturduğu şey, yavaşça eğilip bir başkasının kalbini kaldırmak oldu. Oysa asıl büyüklük orada gizliydi. Gözden kaçan iyilikler, evrenin görünmeyen dikişleriydi. Kopmuş her yerimizi onarıyordu aslında. İyilik bir kelebek etkisidir. Küçücük bir hareket, binlerce kilometre ötede bir fırtına yaratabilir. Belki sen sadece bir sokak köpeğine su bıraktığını sanırsın, ama o an, insanlığın yeniden var olduğuna dair gökyüzüne yazılan bir not olur. Belki yalnızca birini sabırla dinledin, ama onun hayata tutunacak bir sebebi oldu.
 
İyilik, iyileştirir ve iyilik iyidir. Önce karşıyı, sonra seni iyileştirir. Önce bir anı, sonra tüm zamanı. Çünkü iyilik, bir tohum gibi ekilir; toprağa değil, insanın yüreğine ve bir gün, hiç beklemediğin bir anda, o iyilik büyür.  Geri döner. Bir çiçek gibi. Bir gölge gibi. Bir mucize gibi.
 
Ve dünya, biraz da bu yüzden dönmeye devam eder.

( İyilik İyidir başlıklı yazı MESUT ÇİFTCİ tarafından 16.07.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu