
Ne olduğunu anlayamamıştı yapraklar
Kalmışken
ortasında temmuz rüzgarının
Daha çok
vardı hazana
Vakti
değildi sararmanın
Süzülmenin
ise hiç değil
Kara
bulutları itelemiş gökyüzünde...
Şaşkındı
sarılmış otlar sıkça
Demi değildi
üşümenin
Dans etmek
gerekirdi sadece
Temmuzun
sıcacık melodilerinde...
Titriyordu
giysilerini çıkarmış ağaçlar
Karıncaların
okşamalarını bekleyen
Zamanı
değildi yalpalamanın
Kucak açmak
varken sakinliğe
Temmuzun
dingin güneşinde...
Çoktan
karışmıştı mevsimler bende ise
Kuru
yapraklar üşüşmüştü çoktan
Temmuzu
seyredaldığım verandama...
Karlar
birikmişti avlumda
Bülbüller
susmuşken har altında...
Dans eden
umutlarım değildi
Temmuzun
balosunda
Kara
bulutların kasveti dökülüyordu yalnızca
Penceremin
kenarına
Temmuz rüzgarında...