Hiç beklemediği anda kapısı çalınan Müdür Bey, daha “Girin!” demesine fırsat bulamadan kapı hızla açıldı. İçeri giren adam selam sabah vermeden, yüzünde öfke ve kırgınlığın garip bir karışımıyla elindeki kâğıdı masanın üzerine bırakıverdi.
Müdür Bey şaşkınlıkla kâğıda baktı:
- Nedir bu?
- İstifa ediyorum.
Müdür kaşlarını çattı, sakin görünmeye çalışarak cevap verdi:
- Ben kabul etmiyorum.
Adam alaycı tebessümle başını iki yana sallayarak:
-Kabul etmeyeceğinizi biliyordum.
- Öyleyse neden odama geldin?
Adam gözlerini kaçırmadan konuştu:
- Sizin yaptığınızı yapmamak için.
-Ne yapmışım ben?
Adamın sesi titredi, sanki içinde sakladığı sırrı dışarı taşacak gibiydi:
- Siz iyi biliyorsunuz.
- Hatırlatmanı istiyorum, dedi Müdür Bey, sesinde tehdit gizliydi.
Adam gözlerini yere dikti:
- Ben hatırlamak istemiyorum.
O an odada ağır bir sessizlik çöktü. Duvar saatinin tik takları bile gerginliği artırıyordu. Müdür, öfkesine hâkim olamayarak kâğıdı okumadan yırtıp çöpe fırlattı:
- İşinin başına dön derhal! Bir daha böyle rezaletler istemiyorum!
Adamın gözleri çöpte duran yırtık kâğıtlara kaydı. Dudakları kıpırdadı ama bir şey söylemedi,yavaşça kapıya yöneldi. Kapı koluna uzanırken arkasını dönmeden son sözünü fısıldadı:
- Siz sanıldığınız kadar adil değilsiniz.
(
İstifa başlıklı yazı
berberce tarafından
19.09.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.