Bir zamanlar çocukken babam anlatmıştı,
Henüz 8 yaşındayken dedem Balkan savaşından dönmemiş.
Ve sonra Birinci Dünya Savaşı başlamış.
Babam 14 yaşına girdiğinde askere alınmış.
Anlattığına göre Kocatepe'de
Atatürk, kün aşçı yamağıymış,
Yardımcı, çırak, çıraktan sonra gelen.
3+2 -5 yıl askerlik yapmış,
Sonra Topal Mehmed'i dinlemiştim,
Köyün harmanında, savaşta ayağı kesilmiş,
Tahta bacaklıydı o zamanlar, masal gibi gelirdi anlattıkları.
Sonradan farkına varıyoruz, neler yaşadıklarını.
Trene binmek için bir gün yürümüşler,
Un çorbasından başka bir şey yememişler.
Anlattıklarını yazsam çok uzun olur,
Dedemin bir mezarı bile yok, kayıp.
Babam ömrü boyu sefillik yaşayarak öldü,
Gazi maaşı bile alamadı.
Her bir acı, her bir anı,
Bir milletin direncini gösterirdi.
Ama en derin acı, bilmediklerimizdi,
Ve belki de bilmek istemediğimiz.
Cumhuriyet, dedelerimizin gözlerinde,
Babamlarımızın ellerinde büyüdü,
Ama bir zaman sonra,
Ona adanmış bir hayat da kayboldu.
Cumhuriyet bir umuttu, bir direnişti,
Ama çoğu zaman geç kalınmış bir ses oldu.
Şimdi ne kaldı geriye?
Savaşın gölgesinde büyüyen bu toprak,
Bazen huzur, bazen yalnızlık,
Ama her zaman bir hatıra.
Bir zamanlar bir halkın umut ışığıydı o.
Ama biz, ne kadar hatırlasak da,
Yazılmamış hikâyelere sahip olmaya devam ediyoruz.
.
Mustafa Yaman
28 ekim 2025
(
Cumhuriyet' başlıklı yazı
AuBaDe) tarafından
29.10.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.