Sen boşver sakin at'ı, daha iyi fikrim var,
Kavanozum ol benim kapağını açayım.
Kafamda ki kemikler yıkılmayan bir duvar,
Kafayı sen uzatta biraz yıldız saçayım.
Hürmet dersen eyvallah ama sen kavanozsun,
Sinirin zıpladıysa belki de ıstakozsun
Vız gelirsin inan ki, yakamda ki bir tozsun,
Şöyle hafif üflesem hemen dersin uçayım.
Hava yapmış kapağın ama geldim açmaya,
Sakın yeltenmeyesin aman deyim kaçmaya,
Surat assan ne olur, yaklaşmışsın göçmeye,
Hadi artık davran da şerbetini içeyim.
Sırtın yerden kalkmıyor umutlanma boş yere,
Geçmiş olsun diyeyim, bunu da yaz deftere,
Çayını yudumlarken hele düşün bir kere,
Delikanlı çayıdır demlidir benim çayım.
Madem kavanoz sensin, içinde salça vardır,
Yetmişlik demişsin ya, yamuk bir kalça vardır,
Yengen neden kızsın ki, kafanda alçı vardır,
Sen kartlaşmış kaktüssün, ben nadide çiçeğim.
Az lafla çok şey anlat, okumayı severim,
Bana paha biçilmez istersen ol yaverim,
Sana emirler verir, arada bir döverim,
Şöyle büyük bir zevkle kendimden de geçeyim.
Hamam çok sıcak olur camdansın kırılırsın,
Acık göbek at desem yaşlısın yorulursun,
Göbek taşında düşüp ortadan yarılırsın,
Tellak peşine düşer hemen dersin kaçayım.
Bir yanından bir yana, dönemizsin yatakta,
Elin ayağın tutmaz, hale aklın patakta,
Diyorlar ki bu günler; Hacı panik atakta,
Ben ise bu alemde, facalıyım, façayım.
Kul Fikret senin ile cıncık gibi oynadı,
Dokuza çıktı ise sekize inmez adı,
İmamı çağırdıysa bil ki suyun kaynadı,
Hazırlan yavaş yavaş de ki artık göçeyim.
