HÜZNÜ İSTANBUL
Dalgaların sesiyle düştü içime
Senin hüznün İstanbul.
Bir özlem rüzgârı savurdu beni mazinin ıssız rıhtımına sessizce...
Ey mavi gözlü su,
bir yanım çocukluğumda,
diğer yanım sebebi belirsiz vedalarımda...
Kırgın yüreğimle götür beni
uzak duygularımın sessizliğine.
Umut ile hatıra arasında yürüyeyim gönül köprümle senin üzerinde İstanbul.
Adımlarımda dua,
gözlerimde enginlere uçuşan martılarla...
Ah İstanbul’um, ah!
Kimi zaman içimde fırtınalar kopar,
kimi zaman ufkumun umudunu taşır senin serin rüzgârların.
Bir bakış yeter mavi yüzüne bakmaya,
ve kendimi bulurum senin engin dalgalarında.
Dalga damlacıkların sanki bir veda busesi
vurur yanaklarıma, şefkatiyle okşayarak.
Haydi, vakit tamam,
elveda dercesine...
Bir hüznü İstanbul edasıyla ayrılır
cism ü canım huzurundan,
sana doymadan sessizce...
GAZİ ÇAKMAK
17 Nisan 2025 – Beykoz Sahili, İstanbul