Sıcak kalıyor bekleyiş,
yürekte kor gibi duruyor.
Saatler geçiyor, geçiyor da,
ben geçemiyorum.
Yolları gözlerimden kaldırdım,
gözlerimi yol yaptım sana.
Bir adım duyuyorum uzaktan,
o adım senmiş gibi koşuyorum.
Rüzgâr esiyor, içimden esiyor;
saç tellerimde adın dolaşıyor.
Yağmur düşüyor, gözyaşım düşüyor;
toprağa sen diye karışıyor.
Martı uçuyor, kanadında umudum;
çocuk gülüyor, gülüşünde adın…
Deniz kokuyor, sen kokuyor;
her dalgada kıyıya vuruyor.
Hep sen.
Hep sen.
Hep sen.
Bir Fatiha kadar kısa kaldı ömrüm,
bir dua kadar uzun kaldı hasretin.
Geceler yetim, gündüzler öksüz;
ben ikisinin arasında sensiz.
Elimde kırık bir dal,
ucunda hâlâ yaprak umudu.
Avucumda bir avuç kül,
içimde hâlâ közü.
Gelirsen bir bahar,
gelmezsen bir kış olurum.
Yine de beklerim,
çünkü beklemek değil bu,
seni içimde büyütmek.
Hep sen.
Hep sen.
Hep sen