Bay bay edip eski güne,
Dönüp durur pervane.
Ölümü öldürerek,
Göz açar yeni güne...

Bir yandan çoğalırız,
Azalırız bir yandan !
Daha gerçek değiliz,
Şu isli aynalardan !...

Anlatır gidişimizi,
Gökte ki bir kuş izi.
Kimse görmez kimseyi,
Ne yapsın, sizi, bizi !...

Göremez kendini göz,
İşitmez kendini söz,
Farkeder mi yoklukta,
Ha kabuksun, ha da öz ?

Diksen bir kırmızı gül,
Sulasan güldür güldür,
Ansız kapını çalan,
Yine arsız ölümdür !...

Yakıp da ışığını,
Çağırsan aşığını,
Boynuna dolar biri,
Elin sarmaşığını !...

Islatıp dudağını,
Öp bir gül budağını,
Kanatlanmadan kuşlar,
Felek örer ağını !...

Takıldık pervaneye,
Soramadık; nereye ?
Varamadan kaybolduk,
Gönülde ki ereğe !...

Bir elek gibi artık,
Delik deşikken sinem !
Son hızla dön, pervanem,
Çığlık atarken annem !...

( Pervane başlıklı yazı HayrettinYazcı tarafından 24.07.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu