1 Eurovision Saçmalığı Yahut Türkçenin Gözyaşları

Serbest Kürsü / Taşlama

Eklenme Tarihi : 18.05.2009
Okunma Sayısı : 1970
Yorum Sayısı : 6
EUROVISION SAÇMALIĞI YAHUT TÜRKÇENİN GÖZYAŞLARI

M.NİHAT MALKOÇ

Her yıl Mayıs ayının ortalarında Eurovision Şarkı Yarışması gerçekleştiriliyor. Onlarca ülke bu yarışma için bir yıl boyunca yoğun hazırlıklar yapıyor. Onlara sorsanız Avrupa’nın en iyi müzik parçasını ve solistini seçiyorlar. Neye göre? Ölçütleri neler? Bunlar standart değil; alabildiğine öznel bakış açıları… Eurovision Şarkı Yarışması hakkında tutarlı ve gerçekçi bir yazı yazmak için 16 Mayıs Cumartesi gününün gecesi onca zillete katlandım.

Eurovision Şarkı Yarışması yine bildiğiniz gibi… Yarışmada herkes komşularına puan veriyor. Şarkı yarışmasından çıkmış, siyaset arenasına dönmüş sanki. Yarışmada hiçbir şey gerçekçi ve tarafsız değil… Böyle deli saçması bir yarışma niçin 53 yıldan beri devam eder, bunu bir türlü anlayabilmiş değilim. Bu yarışmanın dünya ve Avrupa müziğine katkısı var mıdır? Hiç zannetmiyorum. Zira bu yarışmada maksat, müziği ileriye taşımak değil.

Ülkemiz Tanzimat’tan beri Avrupa’nın peşine takılmış gidiyor. Teknolojide ve bilimde mi? Nerdeee? Müzikte, modada, gösterişte!... Düşünüyorum da Türkiye niçin Türk dünyasıyla birlik olup böyle bir organizasyona öncülük etmez. Türk Cumhuriyetleri ve Türk toplulukları bir şarkı veya türkü yarışması vesile edilerek pekâlâ bir araya getirilebilir. Bu yarışmayla Türkçe tekrar o eski görkemli günlerine döndürülebilir. Bu aynı zamanda kültürel kaynaşmaya da katkıda bulunur. Azeri, Kazak, Özbek, Türkmen, Kırgız halk müziği de böylece canlandırılmış olur. Yani Türkçe Olimpiyatları’nın büyüklere uyarlanmış şekli gerçekleştirilebilir. Bunu yapmak için fazla bir külfete de gerek yok. Her şey hazır… Helva yapacak marifetli ellere ihtiyaç var… Bırakın Avrupa’nın peşinden koşmayı Allah aşkına!...

TRT bildiğim kadarıyla Eurovision Şarkı Yarışması’na büyük paralar aktarıyor. Bu para bizim vergilerimizden oluşuyor. TRT gibi bir kurumun Türkçeyi hiçe sayarak İngilizce bir şarkıyla böyle bir yarışmaya katılması, bu yarışmaya yüklü miktarlarda para aktarması akıl alır davranış değil. Göz göre göre Türkçeye ihanet ediliyor. Müstemleke ruhu hortlatılıyor. Bu durum ülkemizin izzetini ve iffetini zedeliyor. TRT’yi bu tutumundan dolayı kınıyorum. Elektrik faturalarımıza ilave edilen yüzde ikilik payı da helal etmiyorum kendilerine.

Her yıl Haziran ayında Türkçe Olimpiyatları yapılıyor. Bu olimpiyatlarda onlarca ülkeden yüzlerce öğrenci Türkçe şiirler okuyor, şarkı ve türküler söylüyor. TRT yüzde yüz Türkçe şiirlerden ve şarkılardan oluşan, Türkçeyi şahlandıran bu güzel etkinliğe ne kadar maddî ve manevî katkıda bulunuyor? Hiçbir şeyi bize benzemeyen, Türkçeyi bile yarım yamalak konuşan bir kadına çuval dolusu para veriliyor. İş Türkçe Olimpiyatları’na gelince cepleri akrep doluyor. ‘Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu’ dedikleri bu olsa gerek…

Belçikalı Hadise’nin bu yarışmada birinci ol(a)madığına doğrusu sevindim. Dördüncü olarak bitirdiler bu yoz yarışmayı. Keşke ilk 10’a bile giremeseydiler. Bu yarışmada dereceye girmek, yapılan deli saçmalıklarını onaylamak anlamına geliyor. Yani ‘dereceye girmişseniz gittiğiniz yol, yaptıklarınız doğrudur’ anlamı çıkıyor bundan onların mantığına göre…

Bu yılki yarışmayı baştan sona takip ettim. Baktım ki geçmiş yıllardan bir farkı yok bu seneki yarışmanın. Her zaman olduğu gibi Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesimine 12, Kıbrıs Rum Kesimi de Yunanistan’a 12 puan veriyor. Bu, 32 yıldan beri hiç değişmiyor. Onlar böyle yapıyor da biz farklı mı yapıyoruz? Biz de bu yıl 12 puanı Azerbaycan’a verdik. Tabii ki onlar da bize verdi 12 puanı… Kuzey ülkeleri, Slav ülkeleri, Balkan ülkeleri hep birbirlerine verdiler en yüksek puanları. Yani ‘Al gülüm ver gülüm ‘ durumları söz konusu. Bir ehli vicdan çıkıp da bunu niçin sorgulamıyor? Eurovision’u millî mesele haline getirenler; bu yarışmada millî değerlerimizle alenen alay edildiğini, özümüzden ne kadar uzaklaşıldığını görmezler mi? Türkiye’yi Hadise gibi ecnebi kültürlerden beslenenler asla temsil edemez.

Hadise, birinciliği kazansaydı Türkiye mi kazanmış olacaktı? Bence hayır!… Çünkü bir kere şarkı benim anadilimde değil. İlginçtir ki bu yarışmadaki dansçılar bile Türk değil. Şarkı yarışmasını bacak şova dönüştürerek bu milletin değerleriyle alay edenleri kınıyorum.
( Eurovision Saçmalığı Yahut Türkçenin Gözyaşları başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 18.05.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.