Soğuk bir bitkinlik var kıyılarımda
törpülenmiş adeta kirpik uçları bu aşkın…
İç avuntularım
vakalar zincirinde can çekişiyor şimdi.
Gittiğin günün yasındayım hala
ben yaslı,
gün yaslı,
güneş yaslı,
geceye gelinlik giydiren yıldızlar yaslı.
Yaşlanmış şimdi kavuşma yazlarından kalan hayallerim.
Ben gözleri nasırlı
dünkü çocuk
sen yüreğimde fetihler yapan mavi hayal perisi
yokluğunda kendimi şiirlerle asıyorum darağacına
varlığında dipsiz kuyularında boğuluyorum.
Labirent misali gözlerinde
kaybederken nefesini bu aşkın
tutunuyorum eteklerine
atmaya cesaret edemezken yüreğim yüreğinin yanında.
Ben dünkü çocuk
ben geldim!
Sarılmayı bıraktım yastıklara sen niyetine
iklimleri takıp ardıma
sonsuz mevsimler getirdim sana
sevda yelkenli gemilerimi yüzdürmeye denizlerinde
ben dehlizlerine
Yüzü kırışmış aşkımla
miadı geçmiş kanayan yaralarımla yanmaya geldim.
YARALI/YÜREK