Online Üye
Online Ziyaretçi
Okumak, okuyabilmek galiba bir insan için en önemli bir meziyyettir.Bir söylentiye göre Rusya’da yakın tarihte gerçekleşen ihtilalin kansız olması insanlarının çok kitap okumasından kaynaklanıyormuş.Öyle ki pazarda sebze satan yetmişlik ninenin elinde bile kitap var.
Dinimizin özüne baktığımız zaman ilk emri “oku” olmasına rağmen islam toplumu pek okumuyor, maalesef.Tabi bizim insanımızın da okuma alışkanlığı pek az İslamiyetle müşerref olan bier Alman doktorun ifadesiyle” okumamak Allah’a isyandır” bu ifadeyi duyduğumdan bu yanı her gün okumaya çalışıyorum ,ama az ama çok.
Bu sene farklı bir uygulamaya gittim ve bir okuma programına katıldım, dört gün sıkıcı olmayan bir programla günde ortalama dört-beş saat kitap okudum.Okuduğum kitabın adı “mesneviyi nuriye” idi.Okumasından müthiş keyif aldım,mutlu oldum,manevi bir neşe kazandım.Tüm dostlarima tavsiye ederim.Bu nitelikli kaynak kespi ve evbi ilmin işiğinde imani meselelere öyle bir katkı yapıyor ki insani manen uçuruyor.İnsana, iyiki iman edenlerdenim ,iyiki bu kitabı okudum dedirtiyor.Üstadın sahip olduğu ilmin farkını ortaya koyuyor.
Asrın müceddidi konumunda olan Seidi Nursi İslam dünyasına İlahi bir lütüf olarak gönderilmiş, görevlendirilmiş tıpkı Mekke’de dünyaya gelen Hz.Muhammed’i Medineliler bağrına bastığı gibi bölgesinin insanı dışında başka başka kimseler Onu sahipleniyor,dünya Onu arıyor.Kürtler ise daha yeni yeni Onu kavramaya çalışıyorlar.
Hemen hemen her hafta muhtelif eserlerini dinleyerek günümüz meselelerinin tahlilini alırken daima imanı kavi turmanın önemini ön plana çıkarıyor.Bediuzzaman biliyor ki iman olmadığı zaman insan bir kof haline geliyor.
Ancak ben hiçbir kitabını sonuna kadar okumamıştım, bu okuma programı sayesinde Mesneviyi Nuriyeyi okudum,iyi ki okomuşum.İmani meselelere o kadar açıklık getiriyor ki insan iman denizinde ram oluyor.
İnsanın dikkatını kainatta olup bitenlere çekiyor, bu olup bitenlerin kıyametin birer provası olduğunu isbatliyor,
Bu kainatta olup bitenleri irdeleyerek bu kainatın Tek sahibi olduğunu itirazsız açıklayarak insanı tatmin ediyor. Öykeki,Her şey “Ondan başka illah yoktur “ diye bas bas bağırıyor.Maşaallah
Peygamberi öylebir anlatıyor ki halk tabiriyle “insanın ağzı açık kalıyor”.Bu kainatı Onun hatırı için yaratıldığını düşününce insan büyüklüğünü tasavvur edemiyor.
Şairin ifadesiyle;
Muhammed beşerün lakel beşer
Lakin kel yakuti beyn hecer.(*)
Misali anlatıyor Resuli Ekremi,
Allah’ın yaratılış kabiliyetini o kadar güzel anlatıyor ki Kur’anın ifadesinle islam karşıtı kimselere dahi sorsan yer ve gökü kim yaratmış inanmadıkları halde “Allah” diyecekler.
Yeryüzünde Allah’a bağlı olarak yaşayan insanların nasıl da mutlu ve mesut olduklarını, diğer insanların nasıl da sıkıntılı ve buruk bir hayat yaşadıklarını anlatırken,Allah’ı zikir etmekle kalplerin huzur bulduğunu müthiş örneklerle anlatıyor ve Kur’anın ifadesiyle “başınızda bir sıkıntı varsa Allah’a doğru kaçın, kurtuluş oradadır” diyor.
Kelam-ı qedim olan Kuranı anlatırken nefis okadar sıkışıyor ki evet evet ,yeter yeter gerçekten bu kitap Allah’ın kelamıdır deyip teslim oluyor.İnsanın Kur’ana bakış açısı değişiyor,bağlılığı artıyor bu nurani kitap hem daha çok seviliyor hem daha çok okunuyor ve kale alınıyor.
İnsanlar arasında birer manevi hastalık olan
Yeis,
Ucup,
Gurur,
Su-izan,
Gibi marazların olduğunu ve bunları yenmek gerektığını insanı nasıl da değerden düşürdüğünü dile getiriyor Bediuzzaman, mesneviyi nurire 68-78 sayfalarını okursanız farkı fark eder, kendinize gelirsiniz, Benim gibi.Her biri ayrı bir bela olduğu için dikkat çekmek münasebetiyle birer satıra aldım bu başbelası hastalıkları.
Dua etmenin önemine vurgu yaparak insana kattığı değeri dile getiriyor.”De ki:Duanız olmasaydı Rabbim size ne değer verirdi?” ayeti kerimesini düstur alarak açıkladıkça açıklıyor.İnsanı mest ediyor.
Allah’a hamd-Şükür etmenin ayrıcalığını değerini anlatıyor.Kuvvet ve kurdetine teslim olmanın önemine vurguda bulunuyor.Bunu, “biz Allah içiniz ve O’na döndürüleceğiz” ayetiyle teyit ediyor.
Hangi birini anlatayım bilmem ki. Merak ediyorsanız alın bir mesneviyi nuriye, benim gibi sabırla, metanetle okuyun. Eminim maneviyatınız olgunlaşacak, insani değerinizin kalitesi artacak ve yaşamdan ayrı bir zevk alacaksınz çünkü ben bu hazzı duydum .
İnsan bir kere dünyaya gelir; her bir şeyi yapmaya,her kitabı okumaya zamanı yetmez. O zaman öncelik sırasına dikkat etmeli, ona göre yapması gerek işi seçerken, ona göre okuyacak kitabı tercih etmelidir.
Hepinize selam eder, geçici ve ebedi hayatınıza mutluluklar dilerim.