Sana hitap ediyorum kalbim
-Seni her yönüyle sarıp
Rahatsız eden ve kanatıp
Krize sokan şu lanet yüzyıla
Ve çağın sözde modern
Özde dar adamına
Aldırmadan ve çaktırmadan-
Üzülme asla diye…

Üzülme dalından koptuysa çiçek
Kırıldıysa en ince yerinden yürek
Ve sana değil bir tek
Sana değil bu dilek…
Öldüyse tüm insanlar
Kuruduysa tüm ağaçlar
Kesildiyse tüm sular
Üzülme asla…
Ve uçtuysa elinden sevdan
Bir kâğıt parçası gibi,
Hemen ardından bakıp semaya ağlayarak…
Ayrı dalda ayrı açan ve ayrı kopan
Sevdan ve çiçek.
Bir daha asla gelmeyecek…
Üzülme nolur, üzülme deli yürek.

Üzülme ağladıysa içindeki çocuk
Umuttan bahset ona
Işıktan
Sesten kalemden ve kâğıttan
Bir ömür dile ona yazmaktan ve okumaktan mürekkep
Güzellikten iyilikten bahset hep.
Mutluluktan bahset ağlarken,
Cesaretten konuş korkarken
Yaşamdan anlat ölürken…
Aşktan bahset terk edilirken…
Tanktan tüfekten uzak
Bir ömre tuzak
İdeolojiden mideolojiden
Kafa kâğıdından terk
Ona benden bahset.

Sen bu yüzyıla damga vuracak
Hayalinde bir dünya kuracak
Ve kadınları kızları bir de çocukları koruyacak
Yaşlıları hastaları kimsesizleri âşıkları
Delileri, acuzeleri tanıyacak
Bir deli ırmak gibi çağlayacak
Aktıkça çoğalacak
Çoğaldıkça akacak olan
Zübdei âlem,
Zürriyeti âdem
Z’sine değin sinen alfabenin
İşin Z’sini çıkartan
Herkes a derken z diyen…
Sen sen…

Bırak sert essin rüzgâr
Saçlarını tut
Delice yağsın baran
Tenini kurut
Yırtılsın mavi gökyüzü
Kulağını kapat.
Yıldızlar düşsün ellerini sakla
Tutma.
Güneş yansın ayaklarını sabitle
Su dökme.
Ay karanlıkta kalsın yüzünü çevir
Bırak
Yıldırımlar düşsün gözlerini kapa
İlişme

Çağa ayak uydurma tiksin sadece
Ürpertiyle dolsun insanlar
Canileri can ile erit
Katilleri kat yaşama
Hırsızları hırsa ver
Hayırsızları hayra koy
Aşksızları aşkla
Haksızları hakla
Akılsızları akla…
Üzülme bir bahar giderse
Ve ardından kış gelirse
Üzülme kışın ardı
Yine bahardır.

Sana hitap ediyorum kalbim
-Seni her yönüyle sarıp
Rahatsız eden ve kanatıp
Krize sokan şu lanet yüzyıla
Ve çağın sözde modern
Özde dar adamına
Aldırmadan ve çaktırmadan-
Üzülme asla diye…

Seni dinden imandan edecek
Vukuatların had safhaya ulaştığı
Ve kirlenmenin artık kat kat olduğu
Adam olmanın esamisinin dahi okunmadığı
Paranın gücün iktidarın ve kibrin
Kocaman hindiler gibi kabardığı
İçten içe bir çürümenin
Ve beyinsel bir lağımlaşmanın
Tavan yaptığı,
Gaza gelmenin aslında
Azala gelmek olduğunu
Kendinden bir şeyler götürdüğünü
Unutma kalbim.

Sana hitap ediyorum kalbim
Kendini asla ihmal etme
Koyuverme boş bir çuval gibi
Salıverme yağlı bir ip gibi
Sakata gelme
Arızaya uğrama
İnsanlıktan geçme
Aşktan mahrum kalma
Ve her ne olursa olsun
Umuttan vazgeçme
Büyüt onu…
Emzir onu…

( Kalbe Hitap başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 14.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu