Sur’a üflenmiş, bütün ruhlar dirilmişti
Zamanlar şimdi mahşere verilmişti…
Kaşla göz arsında geçmişti her hayat,
Ruhların imtihanı, dünyada veriliyordu.
Kimisi doğuştan korkak, kimisi ölümüne rahat
Hakikat, mahşer kapısından sesleniyordu.
Ey ruh! Boşuna çırpınma artık,
Zaman kaldıracak bir gün hasadını…
Günahları koynunda kol geziyorken,
Ruhlar vicdan azabıyla kıvranıyordu.
Yeminleri, yalanlar ile ezerken,
Mal ile mülk arasında, binlerce iman yanıyordu.
Son pişmanlıklar vuslata düşse neye yarar,
Sabretmeye gayret etmedikten sonra…
Geç kalmış sayılmazsın, topla kendini,
Sevgiye açılsın bırak,vurgun yemiş yüreğini,
İsyana götürme, yaşamın sevincini,
Umut, mutlu bir kelebeğin kanadında saklı.
Yüreğinde hisset Hakk’ın sesini,
Açılsın sana gülşenin kapısı…
Cansız bedenini henüz toprak örtmeden,
Münker ve Nekir gelip te sual etmeden,
Sur’a üflenip, ruhlar dirilmeden,
Geç kalmış sayılmazsın, topla kendini.
Yarı yolda bırakmadan vicdanın
Al teraziyi, tart kendini…
SEVGİ SALMAN…