Hû
Ol denilen yerde doğdun
Baktığın hu gördüğün hu
Bir nefeslik ömre sığdın
Aldığın hu verdiğin hu
Bir ummanı aşka düştün
Mecnun oldun çöller aştın
Bildiğin düz yolda şaştın
Koştuğun hu durduğun hu
Yüce kattan gelse ferman
Madde mana olur harman
Dertlerine bulsan derman
Bulduğun hu sorduğun hu
Gönül benzer dertli neye
O da hasret kaldı suya
Yaralara merhem diye
Sardığın hu sürdüğün hu
Gönül deyip geçme sakın
Sana uzak Hakka yakın
Gülistandır iyi bakın
Durduğun hu derdiğin hu
İnsan isen oku seni
Alem sende gizli yani
Sende yazmış sırrı Sani
Gittiğin hu vardığın hu
Kalkar hicap çıkar mana
Ayan olur her sır sana
Sen bir yana öz bir yana
Saçtığın hu dürdüğün hu
Dünya sana iyi misal
Döne döne bulur visal
İster düş de ister masal
Sandığın hu kurduğun hu
Gurbettesin gurbettesin
Makamına hasrettesin
Bir devranı fetrettesin
Vardığın hu erdiğin hu
Deme sakın ha sana ne
Ecel gelir ol hanene
Nadim olup şu sinene
Bastığın hu vurduğun hu
Halit Yıldırım
(
Hû başlıklı yazı
Halit YILDIRIM tarafından
29.07.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.