Bir resim
Çizdik,
Tuvali sen renkleri ben olan…
Öyle bir resim ki gizdeki;
Özünde tek şey vardı,
Tuvali ben renkleri sen olan…
…
Nasıl bir resmediş ki O?
Çizen el içindeydi,
Çizilen else içimde…
…
Bir tablo ki;
El değmeden renklenmiş,
Görülmemiş biçimde…
…
Şimdi,
Resmedildi an…
Şimdinin resmidir bu;
Ne önceden ne de sonradan kalan…
Anı resmettik şimdi,
Ulaşamaz bize zaman.
Görülen çıkmayan tek öz.
Şekil form aramasın hiç göz...
...
Resmin peşinden,
Ne ben koşabilirim ne de sen…
Resmin hükmünden,
Ne sen kaçabilirsin ne de ben…
Bir bilsen, bir düşünsen…
Anda iz sürsen…
…
An!
Sonsuzluğa aktı bizle,
Renk renk, desen desen…
…
Zaman!
Resim biziz, anda…
Resmi bulduk, anla!!
Koş, yuvarlan, dur,
İster gül ister ağla;
İster güneşi sakla,
İster fırtınayı biç…
Gerisi, bir hiç…
…
Ne yapsan boş,
Boş, ne desen!!
…
Resmi içimize serdik,
Şimdiden…
Ellerimizle…
Yolumuzu kessen,
Kapatsan ya da örsen,
Binlerce izle…
…
Renkler elimizde,
Resim özümüzde,
Nafile çırpınışın!!
Ne var ki sonsuz essen?
…
Zaman, sen dur da,
Bizi izle!!
…
Özden
Tablomuzun ruhuyla,
Canlandı yol levhamız.
Ruhların ışığıyla,
Son göründü ta baştan…
Bitimsiz ışık var ya
Biz de varırız,
Ruhun yanına her an…
Zaman…
…
Biz,
Gizimizde koşuyoruz.
Tüm renklerimizle…
Renktir kalplerde atan…
…
Sen bize değil,
Kendine yan.
Kaybettin zaman!!
…
Bizi alamazsın,
Bizden kopamazsın,
Bizi yakalayamazsın, zaman…
O tablo,
Renklerin yumağı “bir can”…
…
Biz onu öze koyduk,
Şimdiden…
Git de formları ara sen…
Şekil aman diledi bizden!
Tükendin şimdide zaman;
Can kazandı her an…
…
Tablo,
“Şu an”…
O gizimizle,
Bu içimizde.
Tabloyu seyret zaman…
Sakın elini sürme!!
Koşma!
Yetişemezsin bize…
Elini verdi bize an…
…
Canını verdi bize an;
Yayılıyor, bedene an be an…
…
Dur zaman!
Eğil artık;
Çöksün beden,
Bul gerçeği…
Rengi dinle;
Gör tabloyu…
…
Can taşıyor tuvalden, Can…
…