//Apollo’nun sevdasındayken Daphne
Thessalia’da Peneus kıyılarında
Yusuf’un kör kuyularında
Gözpınarlarına adandı, yüreğe asıldı sevda//
hoyrat essin fırtınalar poyrazlar
yakamozlar vururken gülzarıma
sar beni usul usul katık et yüreğine
zemheri ayazlarında yanmaktayım
duy beni…
arşa ulaşır da bir sana ulaşmaz sesim
avazındayım lal olmuş çığlıkların
geçit vermez olsa da sarp yamaçların
bir martı çığlığında kaybolur yakarışlarım
asumana uzanır bir duayla ellerim
duy beni…
avunayım isterdim kuytularında
muson yağmurlarındayım...
bir akşamsefasının renklerine kat beni
şaftı kaymış bir yürekte tarumar
nagehan sarar beni pejmürde düşünceler
sensizlik katre katre kıyılarımı döver
bir çoban çeşmesinde kandığım su gibi azizsin ey yar
ekmeğime bandığım lokmam gibi
duy beni…
katran karası gecelerde, nöbetlerdeyim
kavak yellerindeyim
saman alevlerinde,
şubat yanığı bedenim/benliğim
şimal rüzgârlarında ırgalanır tozarım
al basan düşlerimde çıkmaz sokaklardayım
duy beni…
yangın yeri yüreğim
karabasanlardayım…
yürek sızım…
kutup yıldızım…
şehriyar’ım…