- Çınar Ağacı’na-
Bugün, benim doğum günüm
Bak, bir sene daha geçmiş
Bir yaprak daha düşmüş
Koca Çınar’dan…
Sırtımı sağlam gövdene
Dayardım ya
Her geçen yıl seninle biraz daha
Büyürdüm ya…
Her gün elini uzattın bana
Ağacım…
Göçmen kuşlara
Uzaklaşan Bilge’ye
Her gece batan güneşe
Ve şu yaralı gökyüzüne
Ağladığımda;
Bir çocuğun gülüşünü,
Pencereye konan serçenin
Minik yüreğinin pır pır edişini,
Rengârenk balonların gökyüzünde
Dans edişini
Her seferinde
Bana verdin Koca Çınar…
Bugün, benim doğum günüm
Bak, bir sene daha geçmiş Ey Çınar!
Güneşin bize açtığı her yeni günü,
Solmasınlar diye
Umut içinde sayfama yazdım
Hep yeniden…
Her sayfa hayatla yazılan
Bir yazı…
Her sayfa rengi arayan
Bir göz…
Her sayfa yüreğin yüreklice patlattığı
Neşeli havaî fişekler…
Her sayfa gülüşe hasret
Ağlayan göz bebekler…
Her sayfa dosta uzanan
Bir el…
Ve her sayfa
Koca Çınar’dan el bekler…
Ya bugün?..
Ama gördün mü Mağrur Ağaç
Bir sayfa daha bitti bugün.
Bir yaprak daha düştü yere
Bugün, benim doğum günüm…
Bugün, beyaz sayfamda yalnızım
İşte!
Elini bir uzatsan bana
Yine!
Fakat, elinde ne var
Öyle!
El veren yaprağın neden solgun?
Neden yemyeşil damlıyorsun yüreğime?
Yoksa sevinmedin mi
Günümün geldiğine?
Yoksa inanmadın mı
Seninle büyüdüğüme?
Yoksa!
Yoksa, sen de mi dertlisin ben gibi…
Söyle!
Bugün, benim doğum günüm
Bak, bir sene daha geçmiş Çınar!
Sen, yeşile el sürmedikten sonra
Yapraklara yazmamın ne anlamı var?
Yüreğim hep der ki:
Doğum günü varsa eğer
Güne meftun güneş de var…
Ve elbette,
Güneşle bir yazılacaklar…
Yaprağa derin bak,
Görürsün, Koca Çınar!
Bugün, benim doğum günüm
Bugün,
Bu sayfada ben doğmuşum.
Doğmak, güneşle birse
Nefes almak, seninle var…
Bugün, benim doğum günüm
Biriken hüznüm,
Bugün sayfama damlar…
Bugün, benim doğum günüm
Yaprağın derinliğinde…
Ağlattın beni Koca Çınar
Renginin serinliğinde…
Bugün, benim doğum günüm
Ağlattın beni Koca Çınar!
Doğan güneşe inat,
Ruhuma gölgeyi serdiğinde…
Bugün, benim doğum günüm,
Dayadım sırtımı sana…
Gözlerim arıyor yaprağını
Ellerin, ümit filizini versin bana…
21.07.2011