------





sunu;

’’.Acının parantezi açılır dudak aralığımda, son kalemde düştü tutsaklığı kabul etmez ama dik başım. Bu gün gidişlerin ertesiliğine ağıttır her türkü; ister ağır bir ezginin hüzün rapsodisi, ister rakkaseleri masalarda oynatacak kadar hareketli..’’



-----------



yeşil teknelerin saltanatıydı denizlerimi işgal eden

Dalgakıranların nefesime zerk edişi...
Yontgan düşlerimin başkaldırılarıdır hayallerimin zaferi..
Elleri olmayan şairlerin intikam yemini gibi sarılıyorum mısralarıma





Ah bilirsin yaralarım çok derin olur hiçbir tütün kotarmaz
Ve acılarım yazdan kalmadır kokmasın ümidi iki paye sevi ekimi
Dikime meyilli iki susak öpüş
Sonrası malum vuslata koşulan sancı 




Ah dilan erte baharım,

Ben
Yüreğinde acı olurum yar
Düşsem kirpiğinin ucundan
Ağlamana sancı olurum
Bıçak kesiğidir yuttuğum, denizde zıpkındır yediğim
Her sabah siyanürlü bir bekleyiş olurum.
Dilimde sultası isminin
Her ah ediş çaresizliğimin sanrısı

Ah dilan,

Her acının ardından
Muştulu ve sevine bulanmış bir ömrü görebilmektir




Düşmesin eteklerinden sarı yıldız kutsal göğünün
Ah bilirsin 
her mavi tutsaktır bulut aralığından gülümseyişlerin
Deli bir maşrapada acı sudur hani
Irmak ırmak aşka ç/ağlayışım ey can yine yoksun,




zaman amansız vuruyor saatleri
düşsem ve hayalsem gözlerinin süzmeğindeki rüyanın
ve koparım noktasında yüreğinden sarkan sicimin ucunda asılmak
hani saçlarının ucundan kopan gül kokulu rüzgarında mecalsiz uçurtma olmak.




Acı bir ayraç açılır göğsümün sol siperinde
Öykünürüm geceye hoyrat bir yalnızlık kem biçilirken
H/içlenirim her saatin tıkırtısında
Gözlerimde birikir delice bir koşmağın akrebin kaçışında
Ağır bir paspasın kapı aralığında kirli bir ayağın silmeci gibi
Ya da 
pencere kenarında susuzluğa terk edilmiş begonyanın solma korkusu





Bilesin yar,

İki bilinmeyen çözümsüz bir denklemdir sana olan sevim
Senden sonra sığamadım her nedense metruka bulanmış sensiz kentime
Her an senden bir ses kulaklarımda, zikrederken aşkına
Dönsem,
Hayal ötesi çıkacakmış sanki karşıma




Güneşi unuttuğum yerdeydi gözlerin
Zühre yıldızının kasıklarından dökülür şırası gecenin
Hani sancılarımın dağlandığı anlar olur
Vakitli-vakitsiz argümanlara dolanık
Her yaşanmışlığı ertesiliklere bırakmak belki
Ya da 
Yaşananları sıra sıra hatırlama ihtimali








Nurettin Önder


----MUHTEŞEM SESİYLE ŞİİRİME RUH OLAN SEVGİLİ KARDEŞİM SEBAHAT KARA’YA SONSUZ TEŞEKKÜRLER






( Ah Dilan Erte Baharım başlıklı yazı NurettinÖnder tarafından 22.07.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu