Yıl 2011. Aylardan Ağustos. Günlerden Pazar. Değerli büyüğüm, Gazeteci Ağabeyim Güngör Türkeli ile buluşacağım uzun bir aradan sonra. Buluşmak için İskele’de Esya Oteli seçtik. Anamur’a yolumuz düşünce Güngör Ağabey ile ara ara buluşup sohbet ettiğimiz bir yer Esya Oteli.
Akşamüzeri buluştuk. Güngör Ağabey’in yanında gür bıyıkları ve kararlı bakışları ile mert bir adam var: Muhammet Güzel. Tanıştık, sohbet ettik. Sohbetimizin ağırlıklı konusu Anamur’un yetiştirdiği “Şair ve Yazar Abdülkadir Bulut”tu.
Birkaç gün sonra Bulut’u anma etkinliği olacaktı. Etkinlikte neler konuşulacak? Konuşmacılar klâsik anma etkinliklerinin dışına çıkabilecekler miydi? Bu sorulara cevap aradık.
Hoş bir Anamur akşamında doyumsuz sohbetin konusu Abdülkadir Bulut olunca keyfimize diyecek yoktu doğrusu.
***
Değerli Ağabeyim Muhammet Güzel’le böyle tanıştım. “Düş Nöbeti”ni imzalayıp hediye etmişti Muhammet Ağabeyim o gün. Fırsat bulup sıcağı sıcağına okuyamadım. Kısmet bu günlereymiş.
***
Bir solukta okudum “Düş Nöbeti”ni. Torosların zirvelerinden Akdeniz’e dökülen akarsular gibi gür şiiri...
Şiirin iskeletini oluşturan sözcükler tok ve özgün...
Şiirlerinde geçmişten bugüne köprü kurmayı başarmış, sözcüklere dans ettirmeyi bilmiş...
Şiirinde sözcükler yerinde durmaz. Sürekli hareket hâlindedir...
Geçmişin kokusunu geleceğe taşımanın çocuksuluğu vardır her şiirinde...
“Düş Nöbeti”ndeki her şiiri okurken ayrı bir keyif aldım...
“Düş Nöbeti”nden bir demet hazırladım. Buyurun...
***
“...bir keklik ağıt yakar /mızrap düşer ateşe /şelpe ile doğranır dilim dilim /yürekler /babam çay demler gece gelen yoldaşlara /oğul özlemli /gün yüzüne düşerim anamas’ın /kabaardıcın gölgesi karanfil /elimi uzatsam vietnam /dokunsam şili /bir dalga boyu ötem küba /sırtımda kanayan gömleğim yurdum benim /anlıyorum yalnız değil kök boya kilimlerde /gözyaşı perçinliyor acıyı nakışlara...” (özgürlüğe yörüktük -sayfa 21)
***
“bir ah desem /döner başı dağların /toz kalkar /dökülür pul pul tarih /terimin düştüğü yerde boğulur /yonttuğum tanrılar //piramitler taşırım çöllere /tanrılar yaratırım /labirentlerinde korkunun /engizisyonlar kurarım /kendi akrebim /kendi gölgemde atşeli //bir ah desem /çöker sırça şatafat /mermer kuğularla dönerim, Akdeniz /recmedilir üç turna /susadıkça şeytan /isa’ya bakar spartakus /çarmıha dönüşür //ceylanları vurdular /masalcüzü ceylan derisi /beni yollara /omuzlarım kürek yarası //krallar dökerim kerpiç ve tuğla /kaybolurlar /ıslak /kaygan /oynak ve yumuşak izbelerde /ordular salarım kaybolur /şeftali çiçeklerin hayız çamurunda //tabletlerde aşınır suyun keşfi //bir ah desem /dökülür pul pul tarih /anıtlar dikilir güneşten /terimin düştüğü yerde” (şu karşıki tarih-sayfa 106-107-108)
***
“gecelerim çiğnenir /en güzel yerinde ayva çiçeğinin /mektuplarımda diş izi /kapılara dayanır kar /baharlar katledilir çocuk gözlerimde /yazılır günlerime hüzün //zor biniliyor otobüslere /saksıda karanfil zor /tutun beni kırlardan, yetişemiyorum işime /çırpınır dağ-bayır gizlediğim yaban güvercini /sinekler üşüşür camda fesleğenlere /saplanmış pencereme demir direkler /duvarda serçe hüzün...” (hüzün yazılır-sayfa 117)
***
“asılı durur /ay başucumda /köpüklü kımız tası /aylasını eker gecelerimize /sayları ışılar /ucunda /seni beklediğim patikaların //göğdeki ataların /özgürlük düşleri /kanırtır /aydınlığı /gözüne gözüne /yenilmişliğimin...” (nöbet-sayfa 184)
***
“...sesime yakın yürü /sesinle vur yalnızlığımı /bir hollu sesiyim /en yanık bulutunda toroslar’ın /bir bozlak çiseler /can alıcının /ezberindeki adresime /bir şiir ışıldar /tenhasında bir vagonun //söküp çıkaramazlar /güneşin yüzüne yazılı türküyüm /ışık okunur “bizim çeliğin suyu” /tüm yıldızların dilinde //eli baba ishak’dan /töresi isyan savaşçıyım /duramam yetinmelerde /yerinmeler yenilgilerim /bilgeliğiyim /dağları giyinmiş /deve tabanlarının...” (gitmem-sayfa 193)
***
“şiirlerin satır aralarında /savrulan çiçek tozları /dipnotlarıdır /şairlerin /sevi öykülerine savurdukları /her sevgili /bir başka kokuyu açar /aynı çiçekte” (koku-sayfa 235)
***
“sıcaklığın /üstünde çiçeklerin /kokunu alırım /cehennemden çalınmış sözlere yazılı //ilkyaz serini bir akşam /iki dudağın arası /yağsın beklerim /bereketli bulutları nisanın /gülümser ateşin uzaktan” (iki dudak arasında-sayfa 237)
***
Daha nice şiir tadında, şiir kitaplarını okuyabilmek dileğiyle...
Kalemine sağlık Muhammet Ağabey...
facebook.com/mehmetsahincileroglu
twitter.com/msahincileroglu
GSM: 0506 935 73 17