Yazma örter üstüne siyahtan kış
genç işi bu gidiş yakışmadı medet uman sana
koyul / tan bakış...
İvme sorular giyin pencere yanı
başım üstüne bekleyiş
yazıma harf düşecek aniden
çırpınırken kafesinde hüzün
Elifim iki gözüm
külünü ateşin elinden içecek
kış yangını zaman aldığım nefes
anla ki a r b e l a s ı n a geçecek
yavrusunu yitirmiş şahin bu bir kaçış
istemesem de gelecek üstüme gece
akmaya şaşırmış ırmağın damarınca
koca bir vaha birikince irin ucuma
muştu çağıran
ak benizli tayların kanı
çekilip derine ipi kopunca
ıslak umudun eline diken yaprağıma sen
batacak kalbime söz dinlemez gülü
unuttuğum bahar azığımda nezir
servi dalı boyunca
çıvgın kucaklaşır hasret yuvasına
yalnızlığın keyfe keder acıyan avına
ağdırsın fısıltısıyı incelen dağların karı
sahi bu tören kimin
adı ne ki bu ölenin Elifim
yol bilmeyen deyişin derviş dudağına
kavuşacak söğüt gölgesi ağzının tadına
göç başlıyor beyhude seherde
ayağı çarıklı gülüş saklanınca saçına
gün ola harman diye rüzgar esecek
görünmeden şu kula
nasip değilmiş yorgun bir tükenişi
soğuk çığlık yarasına gönlünce dikmek
gittin be canımın içi
yıkadıkça gözündeki sürmeyi
anladım uzak anladım n a f i l e y i
vatansız susuz kalacak şimdi
ağlamaktan ötesi
.
30.12.2011 | KÜTAHYA