Yahu gardaş gör ki durmadı yıllar
Yüzümde çizgiler faya benzedi
Yürüdük yürüdük tükendi yollar
Gidip de gördüğüm neye benzedi
Bir vakit çağlayan seller gibiydim
Zirvede uçuşan yeller gibiydim
Basınca toprağa sallar gibiydim
Şimdi sahilimiz koya benzedi
Her rüya kâbusa döndü nedense
Hayat ışığımız söndü nedense
Azrail kapıma kondu nedense
Eridi bedenim suya benzedi
Hükmünü sürmenin peşinde dünya
Bilmem ki acep kaç yaşında dünya
Ölüp gitsem kendi işinde dünya
Gittikçe serpilen taya benzedi
Geçiyor yinede vakit dediğin
Dağ olsa dayanmaz nakit dediğin
Bozulmuş diyorum akit dediğin
Durdukça gırtlakta meye benzedi
Hayatı şikâyet ettik durmadan
Mahşerde huzura daha varmadan
Rabbim bize soru bile sormadan
Dilimde ömrümüz ney’e benzedi
Karanlık bir gece derince rüya
Yarım ölüm derler böyle uykuya
Ölümü uzakta sanmıştım güya
Oh dedim dertlerim tüye benzedi
Bak Âdem hayatın ritminden caydın
İnleyen nefsini katledip soydun
Doğrunun yolunda Rab’bine uydun
Yüzün cezbelendi Ay’a benzedi
adem efiloğlu / ahir-i fırtına