Kişiye verilecek en büyük hediye “alaka ciddiyeti”dir, diye güzel bir söz, davranışlarımı etkilemiştir.

 

Birileri “alaka”yı yalaka yapmış diğerleri buradan yola çıkarak tarafıma karşı taarruza geçmişti. Aynı kişilerle mecliste bunu dillendirmek de ciddiyetsizlik olurdu..

 

Hiç kimse dünya beni ya da seni okumaya gelmedi.. en güzel eseri vermiş olsak da bunu okumayanların bir tarafı noksan kalmayacak. Elbette sevdiğimiz şairleri özenle, benimseyerek, merakla okumak, her şiirinden berceste’ler ummak şiarımızdır..

 

Benim ise gocunduğum ancak; kendimi alamadığım bir alışkanlığım oldu, kişi “şiir atıp” kaçıyor mu? Şiirini yayınlayınca eli erdiğine uğrayıp kopyala yapıştır yorumlarla ya da teşekkürlerle davetiye mi çıkarıyor, basit birkaç kelime ile alkışlar mı tutuyor.

 

İsim verirsem belki beni sevmeyenler onu “yuhlar”lar, bir kardeşimiz tam kelimeler bu olmasa bile demiş ki “bu sayfada şiiri, şiire yapılan yorumları ve yorumlara verilen cevapları ilgi ile takip ediyorum” sağ olsun.. ben de kendisini başkalarının şiirlerine yaptığı samimi yorumlar ile tanımış, takdir etmiştim.

 

Sen de Yaz.. belki şiire kritik yapılan tek adres, başka siteleri bilmediğim için belki dedim.. ama bir aile ortamında olduğumdan eminim, haa ne var ben bu güzel ailede “üvey evladım”dır. Umurumda değil. Sevdiğim saydığım “gardaş” olmaktan onur duyduğum insanların burada, huzurlu mutlu, sıhhatli olduklarını bilmek bana yetiyor.

yâr sitede şükür, çevrimiçidir

sayfasında her gün yeni bir şiir

okuymam, belki bana değildir

......

Biri beni buraya davet etti.. ötekileri ben.

 

Herkes ittifakla onaylar ki “seni seviyorum” en güzel şiirdir. Bunu herkes böyle yazarsa bu şiiri kim yazmış nerden bileceğiz. Bu yüzden herkesin bir tarzı olmalı, tuvaldeki tek kutudan çıkmış boya sanat eseri değil, badanadır.

 

Kişilere alaka ciddiyeti içinde yaklaştığınızda varsa yanlışı da not etmelisiniz ama “harikaydı” “güzel bir şiir okudum” “tebrikler” vs vs (hoş bulmadığım için o kişilerin sayfasını açmak, bu örnekler ile onları rencide etmek istemiyorum ancak bu kardeşlerimiz kendileri biliyor olmalılar)  okunduğundan işaret olmayan yorumlar hiç de şık durmuyor, günün şiiri olmuş ya da yaldızlanmış bir çalışmada bu seçkiyi hak eden yorum olmaz mı?

 

Herkes yorum yapamaya bilir elbette ben samimiyeti kastediyorum.

 

Aile içinde “kardeş kavgaları” olacak elbette; onur kırıcı, tehditkar tavırlardan sakınalım, delikanlılıktan kaynaklanan naralar külhanbeylerine yakışır. Mukaddesatımıza saygısızlık olunca “idama evet” diyenlerdenim.

 

Benim “köyce” ya da “köylüce” bir tarzım var. Birilerinin “köyden çıkamamış”sın diye suçlama ya da “bu tarzı bırak herkes gibi yaz” deme lüksü yok. Köyümden ortaokula gitmek için on yaşımda çıktım, köy şartlarından üniversiteye giden ve imkan tanınmadığı halde yüksek lisansını yapan biriyim (elbette övüneceğim) ve köyü, köylüyü sever ve köylülüğümle onur duyarım, başkaları gibi köylülüğü reddeden biri değilim, şükür. Takdir edersiniz ki yaşanmışlıklarım heybemde, aslında ben benim yaşadığım çileyi nimet bilirim, o yüzden Çalı'yı yazıyorum, başkalarının bu şansı olmamasına üzülürüm bile.

 

İşin aslı bunu şiir gibi yazabilirdim.. ama şiir kirlenirdi.. yaş itibarı ile ortalamanın çok üzerinde olduğumun bilincindeyim, bu yüzden bunları haddim olmayarak; bir abi tavsiyesi gibi algılarsanız sevinirim. Şiirlerimdeki sövgüler gerçeği yansıtmak adına değil, tabloda aydınlığın görünmesi için öteleştiren lekecikler olarak görün. Yazdıklarımın dağarcığım olmasından başka şeyler olması mümkün değil. Genel olarak büyük laflar etmem tavsiyelerde bulunma hatasına düşmek istemem, belli bir yaş ve seviyeye gelmiş insanların bildikleri, inandıkları, tecrübeleri vardır, onların da hata yapma şansı vardır.. ama insan sevdiklerini yüceltmeden yapamıyor..  Çalıda yazdıklarımla aslında kaderimizi, hatıralarımızı sevmeyi öneriyorum, şükredecek ne çok şeyimiz varmış'ı yaşatıyorum.

 

Ancak; bilirim ki birileri bunu okumaz. Çünkü şov kültüründen beslenmişlerdir. Kolaycılığa kaçarlar, bu da onların tarzı, benim tarzım mı.. dedim ya “alaka ciddiyeti” olacak her zaman, samimi olarak zaman ayıracağım, güzeli önereceğim, iyiniyetle elimden geleni, bile bildiğim kadarı ile katkı koymaya çalışacağım.. şiire, kişiye, siteye, (ne varki hepiniz gibi sevmediklerimi, bir şey yazmamış olanları okumakta zorlanıyorum.)

 

Saygılar sunarım.



not: bu yazıyı yazmama vesile olanlara ayrıca teşekkürler.

bir teşekkür de bana darılanlara.. gönül umduğuna darılır bilirim. ben de öyleyim.

( Şiir Değil.. başlıklı yazı İ.ÇELİKLİ tarafından 24.09.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu