Benim bir kalbim vardı..Ona verdim..


Sevdi..Çok sevdi..Hiç kırmadı hem de..Belki de kırmayan oydu sadece..Paramparça iken toparladı, birlestirdi kalbinden geldiğince..Mesela bana yeniden şarkılar söyletti..Heyecan kattı içime mesela..Tek bir gülüşüyle bile..Tek bir sözüyle, sesiyle.


Sonra bırakıp gitti..Kırmadan gitti..Kırmadı belki kalbimi..ama adını yazdı özenle, usul usul üzerine..Adını adımın yanına yazdı ama ömrümüze yaz(a)madı..


Yarım bıraktı masalı..Sen hayallerinle tamamla masalımızı der gibi..


Benim hayallerim senin gibi güzel gülemez ki..Sesin hayali olur mu..? Peki ya gülüşün..? Sen yoksan gülüşün gözyaşı olur da sesin hasretten öteye geçemez ki..Sen yoksan nasıl gülsün bu yüz? Nasıl adını söylesin ki kalbim çarparken? Peki ya nefessiz kalmak nasıldır bilir misin? Bilirsin tabi, benimki de soru..Sen öğrettin neticede nefes almanın güzelliğini de nefessiz kalmanın çaresizliğini de..Sende öğrendim çaresizliği sevgili, sevmenin ne demek olduğunu öğrendiğim gibi..Sevdiğini kilometrelerce ötede olmasına rağmen hissedebilmeyi..


Şimdi düşünüyorum da alıp götürdüklerin mi çok yoksa bana getirdiklerin mi diye..Yüreğime “seni” getirdin, hayatımdan “seni” götürdün..Bu denklemi çöz çözebilirsen şimdi..Sensizliği eşitliğin diğer tarafına atsam eşitsizlikler silsilesi..ama bir o kadar da eşit gibi değil mi? İşte ben tam da burada çok bilinmeyenli bir denklemin ortasında varlığı yokluğu belli olmayan bir nokta gibi kaldım..Varlığınla mutluydum, yokluğunla bittim..


Yine de ne var biliyor musun küçük hanım? Kalbimdesin ya..Kalbindeyim ya..İşte bu herşeye değer..Belki yaşatamadıkların var ama yaşattıklarınla bile bu kalbin sahibesisin bundan böyle..


Hep öyle kal..Hep bana yakın..


Ama hayır ! Ağlamak yok..O gözlerden düşen her damla yaş, içinde senin olduğun o kalbe balyoz gibi iniyor bilesin..Şimdi sil gözyaşlarını ve bundan sonra her ağladığında bu aklına gelsin..


Şimdi daha rahat söyleyebilirim..Hep benimle kal, hep CANıma yakın..

( Benim Bir Kalbim Vardı..ona Verdim.. başlıklı yazı slmndmrzn tarafından 22.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu