dilimle dilin arasındaki tüm boşluklar yurduma gebe
düşbaz bir uygarlığın sancılı kalıntılarından 
soldaş bir gömlek geçiriyorum yüzüne
tebessüm ettiğim şehirde yakılır sıvası dökülen şiirleri
dudaklarını kanatırcasına ısırır Ahmet Telli.


bir şair dalgakırana sigarasını yaktırır
ki biz boğazımıza kadar batmışız zaten denize
ve üzgünüm geçmeyecek bu ıslaklık hiç bir ateşle
çökmüş gölgem mi vuruyor güneşe
cebimdeki hasretinle 
hangi duvara çarpsam hırsımı ölümene
beton bir duvarın önünde 
zaten yırtılıyordu gece
küçük bir düşün çocuk bedeniyle
yüzüm yüzüne hece 
yüzüm diline.

sınırda çok sesli bir sessizlik 
sınırda çok omuzlu bir yolculuk
sinirde közlenen bu düş
bu ağıt
bu zulüm.

aynı göğün toprağını ıslatıyor bir çocuk düşüyle
beyaz güvercinler büyütüyor;
diğeri şımarık gülüyor ekranda
elinde yeni aldığı pabucuyla.
bu gömlek bile sırıtıyor ölüme Allah ım
Yılmazım da aynı yerde yatıyor
yarası bu hüznün altında kalmıyor


tek tek ayırıyorlar serçeleri göğsümün avlusundan 
minik kanatlarını ökseliyorlar 
yerinden yurdundan ediyorlar
/ben bile bilmem kaç tanesini kırlangıçlara heba etmiştim/
ama onları bile çok özledim.






...
( Ölüme Lirik Donuşlar Iı başlıklı yazı Deniz Pınar tarafından 27.02.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu