Akıl ve sorgulama ya da akıl tutulması ile hiçbir şeyi sorgulamadan yaşamak, üstün körü fikirlerle yol almak şaşırmak yolda kalmak… Bunalımın merkezine inerek çaresiz devasız kalmak… İşte bu nedenle ki akıl çok değerlidir, sorgulamak doğru olana ulaşmak çok değerlidir. Gerçek olanla uğraşmamak, kavramlarla olmamak hiçe saymak, doğrunun akıl ile ölçülememesinden kaynaklanmalıdır. Ya doğrunun akıl ile ölçülmesine razı olacağız doğruyu bulacağız, ya da çöküşle yaşayacağız anlamsız manasız değersiz olacağız.
Önemli
olan bizim için doğrunun ve doğru ölçüsü ne olmalıdır buda çok önemlidir, bizim
gibi fani insanların görüşlerini doğru ölçü olarak alırsak yanılırız, bizim
için doğru ölçüm tartım merkezi Âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’a teslimiyet Nurdan
Kur’an ve Nurdan Nebi olmadıktan sonra, çöküşü yaşamaktan kurtulamayacağız. Kişinin
fikri kendini kapsarken, Yüce dinimiz İslam toplumsal olarak her sınıfa her
insana hitap eder ve kucaklar. İnsan olarak yaşadığımız hayatın merkezinde
bazen gerçek olandan uzaklaşarak diğer ideolojileri benimseyerek insanları
kendisinden bambaşka bir insan hatta kendisi gibi değerli olmayan birisi olarak
farklı algılayabilmesini sağlar. Oysa herkes fikrinde özgür iken, kendi fikrini
empoze ederek gerçeği değiştiren ideolojilerle, doğru olan yola ulaşmamızda
mümkün değildir. Herkesi kucaklamayan sarmayandan insana bir faydanın gelmesini
beklemek beyhude olacaktır.
İnsanı
birbirinden ayıran ideolojiler zahmetsiz bizleri birbirimizden ayırırken
parçalarken, bunu da iyi bilmek ve görmek gerekir. Selam ve dua ile.
Mehmet
Aluç