1 Çocuk Ve Ziyaret
Çocukken yaşadıklarımı gözümde canlandırdığımda çocuklar hiçbir zaman ellerine tartı almazlar diye düşünüyorum.Yanı yaşadıkları yoğun ve dağınık ilgiden başka bir şey değildir.Bazen komik bazen akıl almaz işlere girişirler.Haliyle ben de onlardan biriyken yaptığım ve istesem de hayatımdan söküp atamadığım anılarım vardır.
Köyümüz bir kır köyüdür.Bahar geldiğinde kır çiçekleri,her tarafı gönlünce süslerler.Ağaç olmadığı için yaz geldiğinde kupkuru bir Afrika çölü andırır.Ancak yakın bir yerde üç tane ağaç vardı ki doğa güzelliğinden ziyade çocuksu maneviyatımıza sirayet eden görkemli bir yapıları vardı.Kendilerine “ziyaret” derdik.O civara yaklaştığımızda bize bir şey olmasın diye içimizde bin bir türlü dua ederdik.Saygısızlık yapmaktan korkardık.Büyüklerimiz ”oralarda saygısızlık yaparsanız ağzınız yamulur….”.gibi iliklerimize kadar korku salan telkinleri olurdu.Kedilerinden korktuğumuz kadar onlara bir sevgimiz de vardı.”Géviş” dediğimiz yabani vişne türünde nimetlerinden faydalanmayı bağımlılık haline getirmiştik.Kendilerine yaklaştığımızda hem gelenek hem de bir nevi saygının ifadesi olarak dallarına çaput bağlardık.Dallarına renk renk çaput bağlamaktan nerdeyse ağaç olmaktan çıkmışlardı.Kimisi,renkli, kimisi renksiz,eski,yeni…o anda bulduğunu bağlayan bağlayana…Bir gün benle ablam oraya gittik.Ama her zamankin farklı olarak bir eksiğimiz vardı.Yanımıza çaput götürmeyi unutmuştuk.Ne edecektik!Geri dönemezdik.Bir çare bulmalıydık.Bez bağlamadan ağzımızın yamulacağına biraz yorulup bir bez parçası bulmalıydık.Çareyi üzerimdeki pantolonda bulduk.Ablam eski püskü paçamdan bir parça koparmaya niyetlendi.Niyetini bana aktarırken ister istemez kabullendim.Zaten başka çare yoktu.Yoksa işlerim aksi gidecekti,hatta en kısa bir sürede ağzım yamulacaktı.Paçamdan bir parça çekmesiyle pantolonum dize kadar yırtıldı.Nihayetinde bağlanacak bir parça bulmuştuk.Çaput bismillah ile bağlandı.Artık izin almıştık.Ağaçları çıktık topladıklarımızı ceplerimize doldurduk.Bir taraftan gévişlerimi topluyorum bir taraftan çok sevdiğim pantolonumdan kopanı izliyorum.Masum bir çocuğun edasıyla sessizce,daldan sarkıp duruyordu.Ayrılık gelip çatmıştı.Bir bez parçasından ayrılmanın zorluğunu anlamak için çocuk olmak gerektiğini düşünmekteyim şu an.Saçma da olabilir ama çocukluk duyguları tamamıyla kendi iç alemindeler.Tan uzaklara gidene kadar bile dönüp dönüp bakıyordum geride bıraktığımıza.Bir taraftan da için rahattı.Çünkü ağzım yamulmayacaktı
( Çocuk Ve Ziyaret başlıklı yazı abdulhakim-e tarafından 23.03.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.