Öyle eskiden değil yakın zamanlarda bir ülke varmış.
Üç tarafı denizlerle çevrili mavisi mavi, yeşili de yeşilmiş. Dünyanın hayran olduğu ülkenin en güzel şehirlerinden birinde iki genç yürek rüya gibi bir aşk yaşarmışlar gizli gizli.

 


Delikanlı " Sarıçiçeğim, Dilberim " diyerek severmiş kızı
Kızda " Tatlı gülüşlüm, Şehzadem " deyip sarılırmış.
Birbirlerinin gözlerinde hayat bulur, gülücükler dağıtırlarmış.
El ele, göz göze geçermiş vakitler, denizler kadar büyükmüş sevdaları.

Gün gelmiş genç adam " Dilberim, gitmem gerek, bana ihtiyaç var uzaklarda, mecburum" demiş.
Kız gitme diyememiş ama "Sensiz ölürüm, döneceksen beklerim" diyebilmiş.
Vedalaşmışlar akşamüstü tren yolunda.
Kızcağız sevdiğini yollara teslim edip, gözyaşını içine akıtmış. Genç adam boynu bükük sevgilisinin saçlarını koklayıp, avucuna üç emanet bırakmış döndüğünde bulmak üzere
 

1 kurşun kalem "tükenmeden gelirim"
1 kuruş "tedavülden kalkmadan dönerim"
1 kurşun "bu ayrılık kalpte kurşun yarası "

 
 
Kız ise sevdiğin boynuna kendi elleriyle ördüğü kaşkolu sarmış, koynunda sıcacık sevgisini hissetmesi için.
Genç adam tembihlemiş "Bensizlikte hiç ağlama sarıçiçeğim " ve yola düşmüş.
Az az gitmiş uzun uzun gitmiş. Gitmiş de Buzlar ülkesine prens olmuş.
Yeşil ülkenin mavi şehrinde kalan biçare Dilberin sarıçiçekleri solmuş şehzadesini beklerken.
Gönlü yaslı sabretmiş, her yeni güne umut ekerek beklermiş sevdiğini.
Ve elindeki kurşun kalemi tüketmek için o gün bugündür sevdasını, özlemini yazarmış buzlar ülkesindeki Şehzadesine.

 

 


Yıllar yılları kovalamış;
Kuruş tedavülden kalkmış,
Kurşun yürekte amansız yaralar açmış fakat
Kurşun kalem tükenmeden hâlâ sevda şiirleri yazarmış.
Sarı çiçek efsanesi dilden dile dolanırmış..

 

Şehzade ise prens olduktan sonra kahramanlıktan kahramanlığa derken Padişah olmuş Buzlar ülkesine..

 

 


Nazlı Tolun
 
 
 
 
 
( Bu yazımı beğenerek kendi sitesinde yayınlayan arkadaşımız Ersin Ünal'a teşekkürler .Emeğine , yüreğine sağlık candostum )

 

 


( Sarı Çiçek Efsanesi başlıklı yazı NazlıKaragöz tarafından 7/13/2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu